Kıbrıs: Birkaç yıllık kuraklığın ardından bu yıl etkili olan yağmurun ülkede yer alan yapılardaki hasarı da öne çıkardığının belirtildiği açıklamada “Birkaç yıldan beri kuraklıktan mağdur olan ülkemizin bu kış bol yağmur almasına sevinemedik. Yağmur “Bereket” yerine felaketi çağrıştırır oldu. Bunun nedeni ülkenin kuzeyindeki yönetim ve irade boşluğudur” denildi.
Bu yapılar Ankara tarafından teşvik ediliyor
Ankara hükümetinin KKTC üzerindeki tahakkümünün bunda etkili olduğunun belirtildiği açıklamada “Uluslararası alanda kabul görmeyen KKTC’yi tanıyan ve kurulmasına önayak olarak Kıbrıs Türk toplumunu uluslararası toplum ve hukuk dışında yaşamaya mahkum eden Ankara hükümetleri, burada kendileri tarafından oluşturulmuş olan alt yönetimi hiçbir şekilde ciddiye almadıklarını her fırsatta belli etmektedirler! Kıbrıs’ın işgal altındaki kuzey bölgesinde plansız programsız, keyfi ve gelişigüzel bir yapılanma doğrudan doğruya Ankara tarafından teşvik edilmektedir” denildi
Kıbrıslı mühendisler hiçe sayılıyor
Açıklamada ayrıca yol, köprü vb inşaat ihalelerinin doğrudan Ankara hükümetine bağlı yapıldığını ve Kıbrıslı mühendis ve mimarların hiçe sayıldığı belirtildi. Açıklamada “Özellikle yol inşaatları için ihalelere Ankara’da çıkılmakta ve buradaki yerel yetkililer, mimar mühendis odaları, ilgili kurumlar hiçe sayılarak yanlış işler yapılmaktadır” denilerek geçtiğimiz hafta 4 kişinin ölümüne sebep olan sel felaketinin yine bu sebepten kaynaklandığını belirtti. Yapılan Boğaz-Girne yolunda meydana gelen felakette Kıbrıs Türk İnşaat mühendisleri odasının verdiği bilgi aktarılarak yapılan yolun ne vizesi ne de mühendisi olmadığı belirtildi.
Asıl sorumlu Ankara Hükümeti’dir
Açıklamada 1974 sonrası yapılan çoğu okullarında kullanılamaz hale geldiği belirtilerek bu durumun Kıbrıs’ta ki idari kurumların iradesizliğinin göstergesi olduğu vurgulandı. Bu iradesizliğin asıl sorumlusunun Ankara hükümeti olduğu belirtilerek “Cumhurbaşkanından başbakanına, tüm bakanlarına ve milletvekillerine kadar tamamı istifa etmelidir. Yaşanan felaketin asıl sorumlusu Ankara’dır. Halkımız Kıbrıs’ın kuzeyindeki iradesiz kurumları değil Ankara yönetimini muhatap almalı ve hesap sormalıdır. Buradaki işbirlikçi takımdan da bu gerçekleri örtbas ettikleri için hesap sorulmalıdır” denildi.
Ayrıca meslek odaları ve sendikalara çağrı yapılarak plansız ve projesiz yapılaşmalara karşı önlem almalarını ve bu yapıların teşhir etmeleri istendi. Son olarak “Yarın benzer bir durum Ercan Havaalanı inşaatında da yaşanır ve üstelik çok daha büyük bir faciaya sebebiyet verilirse bunun hesabını kim verecektir? Halkımız muhatap alacağı gerçek iradeyi ve sorumluları bilerek ona göre kendi yaşamına ve geleceğine ilişkin önlemleri almalıdır!” denilerek açıklama sonlandırıldı.
