Emek

Diam işçileri: İşe dönünceye kadar mücadeleye devam

H. Merkezi: Birleşik Metal İş’e üye oldukları için işten atılan Diam işçileri sendika kabul edilip işe dönene kadar mücade edeceklerini söyledi.

Birleşik Metal İş Sendikasına üye olmak istedikleri için 5 Haziran’dan itibaren aralıklar ile işten çıkarılan 95 Diam Vitrin işçisi, 10 Haziran’da direnişe başladı. Tuzla’da bulunan fabrika önünde çadır kurarak eylem başlatan işçilerin direnişi 12’nci gününde devam ederken, sendikalaşma talepleri kabul edilip işlerine geri alınana kadar mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

“Grevi büyüteceğiz”

Sendikalaşma ve sonrasındaki grev süreçlerini anlatan Diam Vitrin işçilerinden Sevda Toprak (22), 5 yıllık iş yerinde birçok kez bu durumlarını gündeme getirdiklerini fakat bir dönüş alamadıklarını ifade etti. Toprak, “İki ay önce sendika ile görüşme başlattık. Daha sonra işyerimizde arkadaşımızla görüşmelere başladık. Yaşadığımız eksiklikleri tekrar anlattık. Tek çözümün sendikalaşmadan geçtiğini anlattık. Bunu işveren duyduktan sonra da örgütleme yapan biz ilk 10 kişiyi işten çıkarttı. Bizden sonraki çalışmaları sürdüren arkadaşlarımız da aynı sorunla karşılaştı, onlar da işten çıkarıldı” dedi. Toplamda 95 kişinin işten çıkarıldığını belirten Toprak, sendikalaşmayı istemelerinin nedenlerini ise şu şekilde delirtti: “Biz çalıştığımız zaman ustabaşları ve işverenler tarafından sürekli hakarete maruz kalıyorduk, insan muamelesi görmüyorduk. Ücretlerimizin hiçbir şekilde arttırılmaması ve düşük olmasının yanı sıra bir de fazladan mesaiye bırakılıyorduk. 5 yıl boyunca çalışmama rağmen hala asgari ücret alıyordum. Bu yüzden 7’den 70’e burada çalışan herkesin aynı haklardan yararlanması gerektiğini ve iş güvencemiz için biz toplu halde bir sendikalaşma kararı aldık.” Önceki yıllarda da birçok kez sendikalaşma girişiminde bulunduklarını ifade eden Toprak, “O zamanlarda da mobbing ile işten çıkarmalar ile tehdit ediliyorduk. Ama bu defa grevleri daha da büyütmeye kararlıyız. Hiçbir şekilde geri dönmeyi düşünmüyoruz” dedi.

“Polis sermayedarın yanında”

İlk işten çıkarılan arkadaşları için fabrikanın içerisinde eylem başlatan Seda Yayla (21) ise, “Bizlere bu şekilde geri adım attıracaklarını sanıyorlar. Beni de işten çıkarttılar, içerdeki arkadaşlarım bizim mücadelemizi sürdürecek. Onlar içeriden bizler dışarıdan, taleplerimizi haykıracağız” dedi. Dışarıda çadır kurduklarının 3’üncü gününde TOMA ve zırhlı araçlarla çevrelendiklerini ifade eden Yayla, “Kendimizi garip hissettik. Devlete karşı ya da bir insana karşı suç işlemiş değiliz. Fakat yine de bizi zan altında bırakıp sanki büyük bir suç işlemişiz gibi polislerin uzaktan tacizi ile karşılaştık” diye konuştu.

“Yılmayacağız”

Sendika taleplerinin karşısında sermayeyi koruyan polislere ilişkin “TOMA’ları görünce, ‘polis sermayenin yanında mı’ sorusu aklımıza takıldı” diyen Yayla, ne polisin ne de sermayedarların kendisini yıldıramayacağını belirtti. Fabrikanın olduğu sokağın dar olmasından kaynaklı TOMA’ların komşu fabrikaların bahçesinde beklediğini kaydeden Yayla, “Sermayedarlar ve polisiyle devlet, hep birlikte bizim karşımızda ise, biz de işçi kardeşlerimiz ile dayanışmamız ile onların karşısında yer alacağız” diyerek sözlerini sonlandırdı.

“Psikolojimiz bozuldu”

Yeni evli olan ve uzun zamandır da ev kredileri ödemek zorunda olduğunu ifade eden Bülent Akar (35) ise, Türkiye’de verilen asgari ücret ile geçinmeyi işçi ile dalga geçmek ve açlığa terk etmek olarak yorumladı.

Uzun süre Arabistan’da çalışmak zorunda kaldığını da belirten Akar, orada da birçok sıkıntı yaşadığını ve kazandıkları paraya el konulduğunu, beş kuruşsuz geri döndüğünü belirtti. Arabistan’da da uzun süre hakları için mücadele ettiklerini eylemler yaptıklarını kaydeden Akar, eylemlerinden dolayı ise Arabistan hükümetinin kendisine hapis cezası verdiğini belirtti. Akar, “Hem parama el koyup, hem de haklarım için eylem yaptığımda cezaevine attılar. Bu süreçte ise Türkiye’den, konsolosluktan tek bir yardım bile gelmedi” dedi.

Türkiye’ye döndükten sonra da Diam Vitrin’de çalışmaya başlayan Akar, “Burada da koşullar daha kötü değilse daha iyi değildi. Burada da açtım. Biz de işçi grevini başlattık. Ama bu sefer ölmek var dönmek yok. Hiçbir şekilde geri adım atmayacağız, haklarımızı alana kadar mücadele edeceğiz. Türkiye çok uzun zaman önce vardiyalı sisteme geçmesine rağmen burada hala vardiya sistemi devreye girmiş değil. O kadar yoğun saatler çalışmamıza rağmen hala asgari ücret almamız, arkadaşlarımızın da benim de psikolojimizi bozdu” şeklinde konuştu.

Kaynak: Dihaber

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu