Güncel

DAİŞ’in en tehlikeli hücre yapılanması çökertildi: Tüm emirleri Türkiye’den alıyorduk

ANHA: Reqa İç Güvenlik Güçleri, bölgede birçok katliam saldırısı gerçekleştiren DAİŞ’in en tehlikeli hücre yapılanmasını çökertti. Hücre yapılanmasına üye 3’ü kadın 14 çete, tüm katliam saldırılarının emirlerinin Türkiye’de bulunan DAİŞ’li elebaşlarından aldıklarını itiraf etti.

ANHA: Reqa İç Güvenlik Güçleri, kentte daha önce gerçekleştirdiği bir operasyon ile bölgede birçok katliam saldırısında bulunan DAİŞ’in en tehlikeli hücre yapılanmasını çökertti. Hücre yapılanması, 3’ü kadın olmak üzere 14 çeteden oluşuyor. Hücrenin kadın üyeleri, aynı zamanda DAİŞ’in sözde emirlerinin eşi.

Yapılan ilk sorgulamada her şeyi itiraf eden çete üyeleri, hücre yapılanmasın Türkiye’den yönetildiğini söyledi. Çetelerin itiraflarına göre, hücre yapılanması üyelerinin görevleri bulundukları yer ve zamana göre sürekli değişiyordu. Kimi çeteler, Türk devletinin işgali altındaki bölgelerden getirdikleri patlayıcı maddeleri QSD’nin bulunduğu alanlara sokmakla görevliyken, kimi çetelerin görevi ise hücre yapılanması üyelerinin ulaşımını sağlamak oldu. Kimi çeteler ise saldırıda bulunulacak noktaların tespiti ve hazırlığı için görevlendirildi.

‘HÜCRE ÜYELERİNİN TAMAMI DAİŞ’İN İLK DÖNEMİNDE KATILDI’

Hücre yapılanmasının çökertildiği operasyon ile sorgulamada yer alan İç Güvenlik Güçleri’nden bir kaynak, hücre yapılanmasını yöneten çetelerin tümünün DAİŞ’in ilk döneminde çete grubuna katıldığını ve yıllar boyunca farklı görevlerde yer aldıklarını söyledi. Kaynak, bu çetelerin Halep kırsalındaki çatışmalardan DAİŞ’in Kuzey ve Doğu Suriye’deki son işgal alanı Baxoz’un özgürleştirildiği güne kadar çete grubunun içerisinde yer aldığını aktardı. Kaynak, hücre yapılanmasının son üç ay boyunca izlendiğini ve gerekli önlemlerin ardından çökertildiğini belirtti.

HÜCRE YAPILANMASININ KİLİT İSMİ ‘DOKTOR’ TÜRKİYE’DE YAŞIYOR

Hücre yapılanmasının tüm üyeleri, “Doktor” kod isimli bir çetebaşı tarafından yönetildiklerini itiraf etti. Ancak hücre üyeleri, bu çetebaşının kim olduğunu bilmiyor. Çetebaşının katliam saldırılarının gerçekleştirileceği yer ve zamanı kendilerine bildirdiğini itiraf eden çete üyeleri, gerekli patlayıcı maddelerin nereden alınacağı bilgisinin de bu çetebaşı tarafından kendilerine verildiğini söyledi. Kimlik bilgileri hücre üyeleri tarafından bilinmeyen “Doktor” kod adlı çetebaşı, daha önce hücre yapılanmasını yöneten Beraa kod adlı çetebaşının Türkiye’nin işgali altında bulunan Cerablus’a geçmesinin ardından göreve başladı. Hücre yapılanmasının tüm üyeleri, “Doktor” isimli çetebaşının Türkiye’de yaşadığını bildiklerini söyledi.

İLK KATLİAM SALDIRISI ‘DOKTOR’UN TALİMATIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Hücre üyeleri, çetebaşı Doktor’un 9 Nisan 2019 tarihinde kendilerine bir saldırı hazırlığı yapma talimatı verdiğini söyledi. Bombalı saldırıda kullanılmak üzere bölgede sıklıkla sebze ve meyve satmak için kullanılan bir kamyonet tipi araç satın aldıklarını söyleyen çete üyeleri, çetebaşından aldıkları talimat çerçevesinde sebze ve meyvelerin içine bomba yerleştirdiklerini itiraf etti. Aracı Reqa’nın El-Nûr caddesine park ettiklerini söyleyen hücre yapılanması üyeleri, ilk etapta caddede bir bomba patlattıklarını ve yaralıları kurtarmak isteyen sivil ile İç Güvenlik Güçleri’nin caddede kalabalık oluşturmasıyla bomba yüklü aracı patlattıklarını itiraf etti. Söz konusu bombalı saldırıda 10 sivil şehit düşmüş ve onlarca sivil de yaralanmıştı.

EL-NEÎM KAVŞAĞI’NDAKİ PATLAMA

Kentte birçok katliam saldırısında bulunan çeteler, gerçekleştirdikleri en kanlı saldırılardan biri olan El-Neîm Kavşağı’ndaki patlamanın ayrıntılarını da itiraf etti. Ramazan Bayramı’ndan önce 1 Haziran 2019 günü gerçekleştirilen kanlı saldırıda, 9 sivil şehit düşmüş, 3’ü QSD savaşçısı 32 kişi de yaralanmıştı.

Yine “Doktor” kod adlı çetebaşının talimatıyla bir araca bomba yüklediklerini itiraf eden çete üyeleri, aracın Ebû Basîr isimli çete tarafından El-Neîm kavşağına bırakıldığını ve burada bayram alışverişine çıkan sivil halk arasında saat 20:00 sularında patlatıldığını söyledi.

KENTİN HUZUR VE GÜVENLİĞİ HEDEF ALINDI

Hücre yapılanması üyeleri, DAİŞ’ten özgürleştirilmesinin ardından huzur ve güvenliğin hakim olduğu Reqa’da onlarca katliam saldırısında bulundu. Bunlardan bazıları şöyle: El-Rewda lokantası önünde QSD devriyesinin hedef alındığı bombalı saldırı, El-Sewami kavşağında İç Güvenlik Güçleri’nin hedef alınması, El-Reşîd parkı girişinde bomba patlatılması, kent fırınına ses bombası atılması, Tewlîd Hastanesi önündeki bombalı saldırı, El-Mensûr sokağındaki El-Nasir marketine bomba atılması, El-Qitar caddesi komünü başkanının hedef alınması.

Hücre yapılanması bombalı saldırılarının yanı sıra kentte huzur ve güvenliği bozmak amacıyla kaçakçılık, insan kaçırma ve hırsızlık gibi birçok suç da işledi.

İŞGAL SALDIRILARIYLA SALDIRILAR ARTTI

Daha önce yakalanan DAİŞ çetelerinin itirafları ve ortaya çıkan birçok belge ile Türkiye’den emir aldıkları defalarca ortaya konulan DAİŞ’in hücre yapılanmaları, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük işgal saldırıları ile birlikte tekrardan harekete geçti.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu