Manşet

Bizim burasından mini kareler!

Antakya ili Reyhanlı ilçesine bağlı küçük bir köy burası.

Yaklaşık 35 hane “baraka” denilebilecek evden oluşan Amik Ovası’nda ilçeye 9 km uzaklıkta bir yer… Köy görüş mesafesine girince sosyo-ekonomik yapısı hakkında bilgiler veriyor gözlerimize.

Köyde yaşayanlar orta yaş, var olan gençler de başka illere çalışmaya gitmiş. Köy halkı Urfa’dan uzun yıllar önce mevsimlik işçi olarak gelip, oraya yerleşen ailelerle Arap, Kürt, Türk farklı etnik kimliğe sahip insanlardan oluşuyor.

Köylünün çoğunun ekip biçtiği üretim yaptığı toprakları yok. Kadınlar evde besledikleri ineklerin sütünden yoğurt, peynir, çökelek yaparak ilçe merkezindeki semt pazarlarına götürerek satmakta ve mutfak masraflarını karşılamakta. Ev dışında çalışan ve emeğinin karşılığını ücret olarak alan hiçbir kadın yok.

Erkekler genelde yakın çiftliklerde ağaların yanında çalışmakta… Eğitim anlamında en fazla liseye gidilmekte oda bir-iki kişi. Üniversite hiç yok. Nedenlerine gelince…

 

Burada bulunan okulu anlatalım!

Bu köyde çalışanı olmayan bir sağlık evi ve 1960’tan kalma tek derslikten oluşan bir de okul var. 1960’ tan bu yana bu köyde yaşayan insanlar bu okulda “eğitim” görmüş. Her yıl ortalama 35 öğrenci bu okulda eğitim-öğretim “görüyor”.

Bu okulda hep tek öğretmen görev yapıyor. Bu öğretmen okul müdürü, okulun temizliğinden sorumlu hizmetli yani bence bu öğretmen için “her şey” diyebiliriz. Bu durum elbette Reyhanlı’daki bir sorun değil, bizde olduğu gibi diğer birçok bölgenin de sorunudur.

Okulun iç duvar, dış duvar, kapılar vs. her yer paramparça, duvarlardan çalımsı bitkiler çıkıyor. Geçen sene okulun durumunu incelemek üzere bir teknik ekip geldi ve inceleme sonucunda burası yığma yapı, zeminde çökmeler var, yığma yapılarla ilgilenen başka bir üst ekibin de incelemesi gerekir diye rapor yazdı ve “korkmayın başınıza çökmez” diye nasihatte bulunarak ayrıldılar. 

Ve aradan günler, haftalar, aylar geçti gözümüz yolda teknik ekip bekliyoruz ama o ekip hala gelmedi…

Her zamanki gibi o sabahta öğrenciler ve öğretmen okula geldi, birde ne görsünler okulun dış cephe saçağından en azı bir kilo ağırlığında beton parçaları yerde. Çocuklar hiç çekinmeden orada oyun oynamaya devam ediyor. Öğretmen tedirgin oluyor,  çocukları oradan uzaklaştırıp yetkililere haber veriyor. Saatler sonra yetkililer geliyor, fotoğraflar çekiyor, binanın özelliğinin kaybolduğunu vs. söyleyip arayacaklarını söyleyerek ayrılıyorlar.

En nihayetinde öğretmenin kafasında da oluşan, burada eğitim öğretim yapılmaz, öğrencileri merkezi güzel bir okula taşımalı olarak götürürler diye düşünürken,  eğitime devam edilmesi söylendi, burada eğitim bu dönemde sürecek…

Ancak 2013 yılı içerisinde yeni bir okul yapılacağının kararı çıkmış. Elbette, bu haber çok memnun edici. İlerideki süreç için, sonraki öğrenci ve öğretmenler için…

Peki yeni okul binası inşaatı yapılıp bitene kadar bu binada olacak öğretmen ve öğrencilerin can güvenliği ne olacak,  burası birinci dereceden deprem kuşağı, gerçi bu binanın çökmesi için buranın deyimiyle “kepmesi” için deprem gerekmez ama neyse…

 

Antakya’dan bir ÖG okuru

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu