DünyaGüncel

Nürnberg’de ADGB bileşenleri Aralık ayında katledilenleri andı

Avrupa Demokratik Güçbirliği (ADGB) Nürnberg bileşenleri, Aralık ayında yaşanan katliamları protesto etmek ve bu katliamlarda hayatını kaybedenleri anmak için bir etkinlik gerçekleştirdi. Etkinlikte Maraş, 19 Aralık ve Roboski katliamlarının canlı tanıkları konuştu.

Almanya’nın Nürnberg kentinde Avrupa Demokratik Güçbirliği (ADGB), Aralık ayında yaşanan katliamları protesto etmek ve bu katliamlarda hayatını kaybedenleri anmak için bir etkinlik gerçekleştirdi.

“Aralık Katliamlarını Unutma Unutturma” şiarıyla organize edilen etkinlikte Maraş, 19 Aralık ve Roboski katliamları, canlı tanıklarıyla ayrıntılı olarak anlatıldı.

Açılış ve saygı duruşundan sonra her üç katliamın içeriğine ilişkin hazırlanan sinevizyon gösterimi yapıldı.

Ardından söz alan 19 Aralık Hapishaneler Katliamı’nın canlı tanığı Ahmet Şahin, katliamın öncesi ve sonrasına ilişkin değerlendirmeler yaptı. Şahin konuşmasında, “19 Aralık Katliamı, 2000 yılının 19 Aralık günü sabah saat 4 civarında Türkiye’nin bir çok hapishanesine devlet güçleri tarafından yapılan saldırı sonucu 29 devrimcinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı.

Ve o günden beri;

  • bu katliamın yaşanmasında sorumluluğu olan tüm faillerin yargılanması ve adaletin sağlanmasını,
  • ağır tecrit ve izolasyon uygulamalarına son verilerek F Tipi, S Tipi ve Y Tipi Yüksek Güvenlikli Hapishanelerin kapatılmasını,
  • mahpusların tahliyelerini engelleyen İdare ve Gözlem Kurullarının kaldırılmasını,
  • işkence ve kötü muamelelere son verilerek, sorumlu olanlar hakkında etkin soruşturmalar açılmasını,
  • mahpusların adil yargılanma, sağlık hizmetlerine erişim, yeterli beslenme, hijyen koşullarına, kültürel ve sosyal haklara, avukatları ve aileleriyle görüşebilme haklarına erişiminin ayrımsız bir şekilde sağlanmasını,
  • hapishanede yaşamını devam ettiremeyecek kadar  ağır hasta, engelli ve ileri yaşta olan mahpusların tahliyelerinin sağlanmasını talep ettik” dedi.

Bugüne kadar kimyasal gazların kullanıldığı ve dehşetin yaşatıldığı bu katliamın ne sorumlularının ne de failleri yargılanabildiğini kaydeden Şahin, “Açılan davalar engellendi. Kullanılan kimyasal gazın niteliğinin araştırılma talepleri sonuçsuz kaldı. İnsan yaşamını korumak zorunda olan devlet, bu yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi bizzat katliamın sorumlusu olduğunu pratiğiyle ispatladı. Aradan geçen 23 yılda tecridin daha da derinleştirildiğine ve hapishanelerdeki hak ihlallerinin giderek, arttığına tanık oluyoruz” diye konuştu.

S ve Y Tipi gibi yeni hapishanelerle tecrit sisteminin tutsaklar üzerinde hem fiziksel hem de zihinsel tahribata yol açtığını gözlemlediklerini belirten Şahin, “Tecridin en ağır halinin uygulandığı 14 F Tipi, 7 S Tipi, 22 Yüksek Güvenlikli ve 14 Y Tipi hapishanesi ile tutsakların ağır bir izolasyona tabi tutulduğunu görüyoruz. Özellikle yüksek güvenlikli hapishanelerde tutsaklar çok zor şartlarda  yaşamaya çalışıyor. Yapılan hak ihlallerine, tecride, izolasyona karşı mahpuslar tarafından açlık grevleri yapılmaya devam ediyor. 27 Kasım’dan itibaren en az 100 cezaevinde PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması nedeniyle başlatılan açlık grevleri devam ediyor. Yapılan açlık grevlerine  tüm devrimci-demokrat kamuoyunu  duyarlı olmaya çağırıyoruz” diyerek sözlerini bitirdi.

Ardından söz alan HDP eski milletvekili Ferhat Encü, Roboski katliamında ailesi ve akrabalarından 18 gencin katledildiğini hatırlatarak, “Katliamın sorumluları hakkında somut adımlar atılmadı ve adalet arayışımız hâlâ sürüyor” dedi.

Bu tür acıları yaşamamak için halkın örgütlülüğünü güçlendirmesi gerektiğini söyleyen Encü, “Demokratik siyasetin ve gerçek barışın önündeki engelleri kaldırıncaya kadar mücadelemiz sürecek ” diyerek konuşmasını bitirdi.

Maraş katliamının canlı tanığı olan Ozan Velican, katliamın içeriğine ilişkin bilgilendirme yaptıktan sonra söylediği ağıtlarla acısını dile getirdi.

Yaklaşık iki saat süren etkinlik önümüzdeki etkinliklerin çağrısıyla sona erdi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu