İstanbul: TC devleti DAİŞ işbirliğiyle gerçekleştirdiği bombalı saldırılarla halkın üzerinde korku imparatorluğu yaratma girişimlerine devam ederken muhalif her kesime yönelik saldırılarına da hız kesmeksizin devam ediyor.
Devrimci, demokrat ve yurtsever kesimlere yönelik siyasi soykırım operasyonları ve infazlarla hemen her gün saldırılarına devam eden devlet, bu defa burjuva medya aracılığıyla ESP, ÖGK üyeleri ile Etha muhabirini “canlı bomba” diyerek hedef gösterdi. İlk olarak Habertürk’te yer alan ve hızla diğer yayın organları tarafından yaygınlaştırılan haberde ESP İstanbul İl yöneticisi Ali Haydar Keleş, ÖGK üyesi Havva Cuştan ve ETHA muhabiri Emrah Erdoğan‘ın da isimlerinin yer aldığı “altı kişilik canlı bomba isim listesi” yer aldı. İstihbarat birimlerine dayandırıldığı iddia edilen haberde “yeni bombalı eylem hazırlığı yapıldığı” öne sürüldü.
“Canlı bomba” denilerek hedef gösterilenlerden ÖGK üyesi Havva Cuştan, Özgür Gelecek’e konuştu; 20 Temmuz Suruç Katliamı’da birçok arkadaşını kaybeden ve kendisi de yaralı olarak kurtulan Cuştan, “Havuz medyası Suruç’tan sağ kurutulmamızdan o kadar rahatsız olmuş ki emniyetle el ele verip bizi hedef gösterip, linç politikasıyla yok etmeye çalışıyor” dedi.
Devletin yıldırma politikası!
AKP’nin 20 Temmuz’da Suruç’ta patlattığı bombayla açıktan bir savaş başlattığını hatırlatan Cuştan, “Devlet topyekün bir imha istemiş olmalı ki; 33 kişinin ölümü yetmemiş ki; Suruç’tan sağ kurtulanları operasyonlarla, gözaltılarla, soruşturmalarla yıldırmaya çalışıyor” dedi ve devletin kendisini “canlı bomba” diye lanse etmesini bir yıldırma politikası olarak yorumladı. Suruç Katliamı’nın üzerinden aylar geçmesine rağmen dava dosyasında hiçbir ilerleme olmadığını kaydeden Cuştan, “Bizim hedef gösterilmemiz Saray’ın savaş politikalarından biri. Habertürk’ün yayımlayıp, yayılmasına neden olduğu haberde ‘Suruç’un ve Ankara’nın intikamını’ almak için diye bir cümle geçiyor. Havuz medyası Suruç’tan sağ kurutulmamızdan o kadar rahatsız olmuş ki emniyetle el ele verip bizi hedef gösterip, linç politikasıyla yok etmeye çalışıyor” dedi.
“Erkek egemen sisteme boyun eğmiyorsanız erkek devlet tarafından hedef tahtasına oturtulmanıza şaşmamak gerek”
Özgür Genç Kadın (ÖGK) üyesi olan Cuştan, kadın kimliği ve kadın özgürlük mücadelesinde yer almasının hedef tahtasına oturtulmasında rolünün büyük olduğunu belirterek, “Saray’ın yaratmaya çalıştığı korku imparatorluğuna karşı diz çökmeyen ve çökmeyecek olduğunu da geçen 8 Mart’ta göstermiş olan bir kadın hareketi var karşısında. Dolayısıyla kadınlara yönelik özel bir yıldırma politikası izliyor devlet. Fark ettiyseniz haberde de ‘2’si kadın’ diye geçiyor” ifadelerini kullandı.
“Kadın olmanın, özellikle genç bir kadın olmanın başka bir sorumluluğu var bu ülkede. Üyesi olduğum Özgür Genç Kadın faaliyeti yürütmeye başlayınca devlet, anayasal hakkım olan eylemlere katıldığım için erkek aklıyla defalarca babamı arayıp yaptığım yasal faaliyetleri terörize etmeye çalışmıştır. Tutmayınca “canlı bomba” diye hedef tahtasına oturtarak yıldırmaya çalışmaktadır” şeklinde sözlerine devam eden Cuştan, “Ben bu saldırıyı kendi şahsım üzerinden gençliğe, genç kadınların sesini boğmaya yönelik olduğunu düşünüyorum” dedi.
Tarih boyunca zulmün karşısında dik duranların başında gençlik ve kadınların olduğunu hatırlatan Cuştan, “Bu yüzden ki genç bir kadınsanız ve kapitalist erkek egemen sisteme boyun eğmiyorsanız erkek devlet tarafından hedef tahtasına oturtulmanıza şaşmamak gerek” dedi.
“Habertürk ve talimatı veren emniyet ; yaşam hakkımız dahil birçok hakkımızı ihlal etmiştir”
Hedef gösterilmesine ilişkin Ezilenlerin Hukuk Bürosu avukatlarından Sezin Uçar’la beraber hukuki süreç başlattıklarını ifade eden Cuştan, başta bu talimatı veren İstanbul Emniyet Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı ve bu haberi yayımlayan Habertürk hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirtti. Cuştan, “Hiçbir somut delil olmaksızın emniyetten aldığı talimatla açık kimliğimizi ve fotoğraflarımızı yayınlayan Habertürk ve talimatı veren emniyet ; yaşam hakkımız dahil birçok hakkımızı ihlal etmiştir. Başımıza gelebilecek her türlü komplodan, saldırıdan, linç girişiminden sorumlu olacak onlardır” ifadelerini kullandı.
Cuştan son olarak “Devlet bu saldırılarla Suruç’un, Ankara’nın, yapmış ve yapacak olduğu tüm katliamların üzerine kapatmak istemektedir. Bizler gençlik olarak, genç kadınlar olarak AKP’nin bu zülmu karşısında susmayacağız. Özgürlük ve adalet mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
