Güncel

DKP/BÖG dava tutsakları süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde

Silivri Hapishanesi’nde tutulan DKP/BÖG davası tutsakları Mehmet Yozcu ve Efe Çatalbaş 1 Mart’ta destek amaçlı başlattıkları açlık grevini 20. gün itibari ile “süresiz-dönüşümsüz” açlık grevine çevirdiklerini duyurdular

H.Merkezi: DTK Eşbaşkanı, Hakkari HDP Milletvekili Leyla Güven’in başlattığı ve bugün 133. gününe giren açlık grevi eylemi, 1 Mart’tan itibaren yaklaşık 7 bin tutsağın katılımı ile tüm hapishanelerde sürüyor.

“Ülkenin tamamı faşist bir tecrit altında”

Leyla Güven açlık grevine girerken, Abdullah Öcalan üzerinde yıllardır sürdürülen ağır tecrit koşullarının kaldırılması talebini iletmişti. Hapishanede siyasi tutsak olarak tutulan Güven, açlık grevinin başlamasından kısa bir süre sonra tahliye edilmiş, ardından Abdullah Öcalan kardeşi ile bir hafta sonu alelacele görüştürülmüştü. AKP-MHP iktidarınca uygulanan bu davranışı “direnişi boşa düşürmek” olarak değerlendiren Güven, tecritin mutlak olarak kaldırılmasını yineleyerek eylemine devam ettiğini duyurmuştu.

Leyla Güven’in başlattığı direnişe, halkın her kesiminden gerçekleşen sahiplenme ve destek eylemlerine iktidarın yönelimi ülkenin tamamının faşist bir tecrit altında olduğunu gözler önüne serdi. Son olarak Zülküf Gezen’in yaşamını ortaya koyarak gerçekleştirdiği “fedai eylemi” adeta sürdürülen direniş eylemlerinin olası sonuçlarını gözler önüne serdi.

Yozcu ve Çatalbaş süresiz-dönüşümsüz açlık grevinde

Kürt özgürlük güçlerinin tüm hapishanelerde başlattığı açlık grevleri, yine hapishanelerde tutsak edilen Türkiyeli devrimci tutsaklar tarafından da çeşitli süre ve dönüşümlerle açlık grevleri yapılarak desteklenmişti. Dün (20 Mart) yeni bir açıklama da Silivri Hapishanesi’nde tutulan DKP/BÖG davası tutsaklarından geldi. Mehmet Yozcu ve Efe Çatalbaş 1 Mart’ta destek amaçlı başlattıkları açlık grevini 20. gün itibari ile “süresiz-dönüşümsüz” açlık grevine çevirdiklerini duyurdular.

Tutsakların yakınları aracılığı ile Umut Gazetesi’ne yaptıkları açıklama şu şekilde:

Söz konusu kararı devrimci iradelerimiz ile ezilen halklara ve işçi sınıfına olan tarihsel sorumluluk duygusu ile aldık. Bizler birleşik mücadelenin faşizme karşı zafer kazanmanın tek yol olduğuna inanıyoruz. O nedenle ezilen Kürt halkı ile kader birliği yapan Türkiyeli devrimci güçleri selamlıyoruz. Açtıkları birleşik devrim yolunda onlarca bedel ödendi, yoldaşlarımız ölümsüzleşti. Bu bilinçle bulunduğumuz tutsaklık alanlarında da Kürt halkının sürdürdüğü direnişe destek olmanın dışında da devrimci sorumluluklarımızın olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle destek olarak başlattığımız süreci, direnişte ve zaferde kader birliğine çeviriyoruz. Kürt halkı özgürleşmeden, Türkiye İşçi sınıfı, kadınlar ve gençlerde tecritten kurtulamayacaktır. Faşist tecriti kıralım. Tüm dostlara selamlar. Mutlaka biz kazanacağız.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu