GüncelManşet

Gençlik Örgütlerinden Boğaziçi öğrencilerine destek; “Boğaziçi yalnız değildir”

İHD İstanbul Şubesi’nde bir araya gelen gençlik örgütleri Bozağiçi öğrencilerine yönelik devam eden saldırıları protesto ederek, “Bozağiçi yalnız değildir, gençlik susmayacak” mesajı verdi.

İstanbul: İHD İstanbul Şubesi’nde bir araya gelen gençlik örgütleri Bozağiçi öğrencilerine yönelik devam eden saldırıları protesto ederek, “Bozağiçi yalnız değildir, gençlik susmayacak” mesajı verdi.

“İşgalin katliamın lokması olmaz” diyerek Bozağiçinde işgal “lokması” dağıtmak isteyen faşist bir gruba engel olduktan sonra RT Erdoğan tarafından günlerce hedef haline getirilen Bozağiçili öğrencilere yönelik baskı ve gözaltılar başlamıştı.

Bugün saat 13.00’da “Sosyalist gençlik susmayacak. Gözaltılar serbest bırakılsın” pankartı açan gençlik örgütleri Boğaziçi öğrencilerinin yanında olduklarını dile getirerek öğrencilerin gözaltına alınmasını protesto etti.

Gençler adına basın açıklaması Tilbe Akan tarafından okundu.

Tilbe, Bir grup faşistin provokasyonunu fırsat bilen AKP iktidarı, üniversitedeki sol muhalefeti sindirmek için arkadaşlarımızı gözaltına aldı. Herkes bilmelidir ki gözaltındaki yoldaşlarımız sahip oldukları imkânlara rağmen kariyer yapmak, zengin olmak, bozuk düzende mevki kapmak yerine emekçi halkın ve ezilenlerin sesi olmak için mücadele eden yiğit devrimcilerdir şeklinde yaşananları özetledi.

Tilbe, üniversitelerin her zaman özgür düşüncenin serpildiği; baskılara, sömürüye, savaşa karşı mücadelenin yükseldiği alanlar olduğunu, bu yönüyle üniversitelerin ülkenin devrimci damarlarına kan taşıdığını ve topluma umut olabildiğini dile getirerek, AKP rejiminin hazmedemediği gerçeğin bu olduğunu sözlerine ekledi.

 

“Çabalarınız boşuna, gençlik susmayacak”

Tilbe, Bu telaş, bu nefret boşuna değil. Çünkü üniversite gençliği, rejimin bitmek bilmeyen baş belası olmayı sürdürüyor. Bu hafta başından itibaren Ankara ve Boğaziçi başta olmak üzere pek çok üniversitede çok sayıda arkadaşımızın gözaltına alınması bundandır” diyerek, Erdoğan’ın öğrencileri “terörist” göstererek yargıyı baskı altına almak istediğini dile getirdi.

Tilbe son olarak,Bu gözaltılar ile gençlik mücadelesini bitirebileceğini sananlar büyük bir yanılgının içindedir; “ODTÜ Ayakta”dan tutun da Kayyum Rektör protestolarına kadar gençlik dikta rejimine karşı boyun eğmediğini çoktan göstermiştir. Baskı ve operasyonlarla farklı beklentiler içine giren iktidara ve ortaklarına karşı bir çift sözümüz var: Bu ülkede devrimcilere ve gençliğe yönelik baskılar bugün ortaya çıkmadı, bu bozuk düzen son bulana kadar da ortadan kalkmayacak. Peki, sadece üniversitelerdeki özgürlük ortamını değil bu toplumda yaşayan bütün emekçi kitlelerin hakları ve özgürlüğü için mücadele eden bizler ne zaman sustuk, sindirildik, yıldık? Hiçbir zaman. Öyleyse çabalarınız boşuna. Uydurma gerekçelerle gözaltına aldığınız dostlarımızı, yoldaşlarımızı derhal serbest bırakın! Sosyalistleri terörize edip sindiremezsiniz! Her sömürü-savaş-baskı politikanızın karşısındayız!

 

YDG; “Birleşik gençlik mücadelesini ileriye taşımalıyız”

gençler boğaziçinin yanındaaaBasın açıklamasının okunmasından sonra gençlik örgütleri adına kısa konuşmalar gerçekleştirildi. İlk olarak Şilan Delibalta iktidarın operasyonu aslında zorunlu bir çaba olduğunu, bunun “doğal” bir sonuç olduğunu ifade etti.

Şilan hiçbir katliamın hesabı verilmemişken bu ülkede “terörist” kim bunun cevaplandırılması gerekiyor. Şilan gençliğin susmayacağınI ve ayakta olacağını sözlerine ekledi.

Öğrenci İnsiyatifi’nden Roza Kehya ise saray rejiminin tarihi bildiklerini buna karşın 6.filoyu 68’lerde denize dökenlerin bu tarihte yerini aldığını belirterek “Üniversiteler bizimdir bizimle özgürleşecek” dedi.

Kaldıraç adına konuşan Azad Aksoy, “Gençlik 30 Mart Kızıldere ruhu ile mücadelelerine devam edecektir” diyerek, Boğaziçi’nin kimse kalamayacağını sözlerine ekledi.

Yeni Demokrat Gençlik okuru Sabahattin Bal ise konuşmasında Boğaziçi Üniversitesinin daha önce RT Erdoğan tarafından hedefe alındığını hatırlatarak saldırıların yeni olmadığını dile getirdi.

Bal, Gençlik örgütlerinin saldırılarının arttığı bu süreçte birleşik mücadeleyi daha ileriye taşıması gerektiğini vurgulayarak, dayanışmanın önemine değindi.

SGDF adına konuşan Okan Danacı, Boğaziçi Üniversitesinin tarihinin faşizme karşı mücadele tarihi olduğunu belirterek, rejimin Boğaziçini düşürmek istediğini dile getirdi.

Danacı Boğaziçini savunmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu