Makaleler

GERİLLA SAVAŞI…

Yarı-sömürge, sömürge ulus ve halkların, işçilerin-sömürülen ezilen tüm kesimlerin özgürlük ve kurtuluş stratejisi olan halk savaşı,  demokratik halk devrimi programının temel taşıdır. Demokratik halk devrimi bu kapsamlı ve derinlikli, kurtuluş stratejisiyle gerçekleşir. İşçilerin-köylülerin, sömürülen ezilen halkların yegane kurtuluş yolu olan halk savaşı stratejisinin kendine özgü yasaları, ilkeleri ve yürüyeceği yolu vardır. En temel yasası halkın özgürlük ve kurtuluş mücadelesinin proletarya önderliğinde yürütülmesidir. Proletaryanın ideolojik-programatik-stratejik önderliği ve yol göstericiliğinde halkın katılımıyla gerçekleşecek olan HALK SAVAŞI’nın birçok aşaması ve dönemi vardır.

Proletarayanın ideolojisi ve önderliği altında yürütülmeyen bir savaş HALK SAVAŞI olarak kabul edilemez. Keza sömürülen ezilen halkı örgütleyip savaştıramayan sadece bir avuç öncünün savaştığı biçimde algılanan ve sürdürülen savaş da HALK SAVAŞI olamaz.  Halk savaşı, uzun süreli haklı ve meşru bir savaştır. Kısa erimli bir savaş değildir. Halkın uyanış ve aydınlanması gerilla savaşı içinde adım-adım, basamak-basamak gerçekleşecektir. Gerillanın namluları ezilenlerin birer kurtuluş sloganıdır. Onun her saldırı pratiği aynı zamanda bir eylem bildirisidir. Gerillanın her saldırı hedefi, imha edilmesi gereken düşman tanımlanmasıdır. Gerillanın kapısını çaldığı her emekçi, demokratik halk devriminin vazgeçilmez dostudur. En sık ve en çok çaldığı kapılar ise gerillanın en yakın mütefikleridir. Gerillanın gerçekleştirdiği her köy-ilçe halk toplantıları onun devrimci eğitim ve adalet salonlarıdır. Dağlardaki her taş altları ve yer altı sığınakları gerillanın sahra üniversiteleri ve toplantı salonlarıdır.

Gerilla savaşı emekçilerin, ezilenlerin kendilerinden askeri-teknik olarak kat be kat güçlü olan düşmana karşı yürüttüğü ve sürdürdüğü özgürlük savaşımıdır. Gerilla savaşıyla düşman yok edilemez. Ciddi bir yıpratma-zayıflatma-moralini bozarak son yenilginin güçlü zeminini hazırlama savaşıdır bu. Son darbeyi ve hamleyi vuracak olan devrimci düzenli ordudur. Gerilla, düzenli orduya geçip son hamleyi vurmak için hazırlandığı süreçte de gerilla savaşı vazgeçilmez bir savaş tarzı olarak devam edecektir. Gerilla savaşı asla son bulmayacaktır.

Gerilla savaşı, kır ve şehir diyalektiğini büyük bir ustalıkla bütünlüklü olarak zekice uygulama ve sürdürme savaşıdır. Gerilla savaşı,  kitlelerin devrimci uyanış ve aydınlanmasını sağlar. Hiçbir eğitim çalışmasının, hiçbir bildiri-broşür-gazete-kitabın etkisi gerillanın yarattığı kadar güçlü değildir. Gerilla savaşı, kitlelerin güçlü bir politik uyanış ve ayağa kalkış mücadelesidir. Yıllar boyu feodalizmin-komprador kapitalizmin ağır ideolojik ve psikolojik baskısı ve uyuşukluğu altında bilinci köreltilen ufku daraltılan cehalet ve karanlık içinde köleleştirilen halkın uyanış çanlarıdır. Çan sesleri en uyuşuk ve en derin uykuya gömülen kesimleri bile sarsar, uyandırır ve bilinçlendirerek ayağa kaldırır. Kitlerin eseri ve yaratıcıları olanları özne haline getirir.

Gerilla savaşı sadece düşmana karşı savaşan bir avuç öncünün ve savaşçının görevi değildir. Demokratik halk devriminin bütünklü görevidir. Gerilla savaşı, demokratik halk devrimine ait yani kitlelere ait sorunların bütünlüklü olarak ele alınıp çözülmesi uğruna yürütülen savaştır. Yani işçilerin-köylülerin-gençlerin-kadınların-ezilen tüm kesimlerin nasıl kurtulacağının yolunu aydınlatan, özgürlük ve kurtuluş sorunlarını çözen savaştır.

 

SONLANMAYAN YANLIŞ ANLAYIŞLAR.

Gerilla savaşının yanlış algılanıp kavranmasının ve yanlış bir rotada sürdürülmesinin orta yerinde ve merkezinde gerilla savaşının görev-ihtiyaç-devamlılığı sorununu kendi dışında uzağında görme anlama sorunu gelmektedir.Bu küçük burjuva anlayış ve şekillenişin merkezinde savaşın bir devrim sorunu olduğunu kavramama gelmektedir. Gerilla savaşıyla kurulan ilişki, gerilla ileri doğru güçlü ve nitelikli adım atıp sağlam adımlarla yürüdüğünde sevinip çoşkulanan darbe yiyip kayıplar verdiğinde ise üzülen tarzda kuruluyorsa burada çok ciddi bir algısal yanlışlık ve kötü bir şekilleniş var demektir. Gerilla işçi sınıfıdır, gerilla semtteki halktır, gerilla gençliktir, gerilla emekçi kadının özgürlük mücadelesidir. Gerilla enternasyonal faaliyettir. Gerilla, kitap-kalem-bildiri ve devrimin örgütlenmesidir. Gerilla, kitlelerin öfke ve özgürlük istemlerinin ustaca örgütlenmedir. Düşmana etkili ve sarsıcı darbe vuran askeri ve politik savaşımın kendisidir. Kitlelerin en dolaysız devrimci tarzda bilinçlendirilip aydınlantılmasıdır. Gerilla, kelimenin gerçek anlamıyla bir kar bir makinesidir.

Her bölge ve alan yürüttüğü faaliyetini gerilla savaşımının gelişimi onun karşısındaki görevleri ve sorumlulukları üzerinden sorgulanmalıdır. Her devrimci faaliyet alanı bir gerilla gibi “kendini korumak-düşmanı imha etmek için elinden geleni yapmak” ilkesine göre düşünüp hareket etmelidir. Bu görevin gerçekleşmesi için konumlanıp mevzilenmelidir. Kendi faaliyet alanında başarılı olamayan-kazanamayan bir komite gerillaya hiç bir kazandırısı olamaz. Ayrıca gerilla savaşının gelişip güçlenmesi için düşünüp ciddi bir şekilde çalışmayan ve tutarlı bir pratik sergilemeyen bir komitede başarılı değildir. Görev ikilidir. Çalışma ve sorumluluklar iki yönlü ve taraflıdır. 

Her faaliyet komitesi bölüğünü -komite ve hücrelerini- gerilla savaşına göre hazırlayıp eğiterek, bir yol haritası çıkartabilmelidir. Komiteler çalışmalarını mutlaka belli bir plan ve program dahilinde gerilla savaşının geliştirilip güçlendirilmesine hizmet etmeyi esas alan temelde örgütlemelidir. Geleneğin yarattığı devrimci mirası tüketerek, sürekli geliştirici ve ilerletici olmayan pratikleri tekrarlayarak değil geleneği zafere taşıyan başarıya götüren çalışmaları çoğaltıp büyüterek devrimci hareketi örgütlemelidir. Her yıl yürütülen faaliyet alanlarının ve savaşçıların sayısını artırıp çoğaltarak hareket etmeyi hedefleyen bir temelde yürümelidir. Her yıl başarı ve gelişim ivmesini yükselterek çalışmalarını örgütlemelidir. Bütün bu çalışmaları önceden düşünülüp tasarlanmış bir yol haritası ve kullanabileceği devrimci bir yöntem üzerinden gerçekleştirmelidir. Ortaya çıkan ve yaşanan sorunların temelinde ideolojik bir zemin olduğunu asla unutmadan çözüm yöntemleri geliştirmelidir.   

“Kapıları çalın, açılacaktır” ilkesine uygun olarak kitle çalışması yürütülmelidir. Propaganda ve ajitasyonunun merkezine feodal-burjuva-faşist devletin niteliğini ve gerçekliğini her yönüyle teşhir edecek aynı zamanda demokratik halk devriminin vazgeçilmez zorunluluğunu ve kaçınılmazlığını ele alacak şekilde yürütülmelidir.

Bütün bu çalışmalar ciddi bir yoğunlaşma- ayrıntılı bir PLAN dahilindeyapılmalıdır. Bütün çalışmaların merkezinde gerilla savaşının geliştirilip güçlendirilmesi gelmelidir.

 

(Bir Partizan)

  

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu