2 Eylül tarihinde bir Halkevleri üyesi cep telefonundan aranarak kendisine “sosyal yardım” yapılacağı söylendi ve Beyoğlu Kaymakamlığı’na çağrıldı. Kaymakamlığa giden Halkevleri üyesi orada kendisini bekleyen ve polis olduklarını söyleyen iki kişi tarafından binadan çıkarılarak konuşmak üzere başka bir alana götürüldü.
Daha sonra polis olduklarını ifade eden iki kişi tarafından “Halkevleri hakkında bilgi alma” karşılığında Halkevleri üyesine para teklif edildi. Halkevleri üyesinin açık ve net olarak tepki göstermesinin ardından konuşma sonlandırıldı. Benzer şekilde bir başka Halkevleri üyesi de Küçükçekmece Kaymakamlığı’na yine “sosyal yardım” gerekçesi ile çağrıldı.
“Çekin kirli ellerinizi, ajanlaştırma girişimleri suçtur”
Halkevleri yönetici ve üyeleri, ajanlaştırma teklifine karşı İstanbul Çağlayan Adliyesi’ne giderek suç duyurusunda bulundu ve daha sonra da bir basın açıklaması yaptı.
AKP-Saray iktidarı, devrimci-demokratik muhalefet örgütlerine yönelik kontrgerillanın ‘tarihsel’ ajanlaştırma taktiğine tüm hızla devam ediyor. Yenilik ise İçişlerine yani Süleyman Soylu’ya bağlı kaymakamlıkların da kolluk kuvvetleri ile doğrudan ilişki içinde bu girişimlerin paravanını oluşturmasıdır.
Aynı kaymakamlıkta aynı yöntemle Emekçi Hareket Partisi üyelerine de ajanlık teklif edildiğini belirten Pulat, sözlerini şöyle sürdürdü:
Halkevleri olarak Saray-AKP iktidarını uyarıyoruz. Çekin kirli ellerinizi bu ülkenin onurunu temsil eden devrimcilerin, demokratların üzerinden. Ajanlaştırma girişimi, para teklifi ve tehdit açık suçtur. Pandemi koşullarında halka yaşatılan ağır yoksullaşma koşullarında “sosyal yardım” adı altında çağırıp Kaymakamlıkların bu faaliyet için kullanılması ise iktidarın fütursuzluğunu göstermektedir. Sizin kirli taktikleriniz, teklifleriniz bugüne kadar işlemediği gibi bundan sonra da işlemeyecektir. Halkevleri’nin, 88 yıllık tarihi ve bugün verdiği mücadeleyle ilgili bir “sorunuz” var ise buyurun buradayız. Halka yönelik her tür suçu işleyenlerin Halkevleri mücadelesini ve varlığını ‘suçlulaştırılmasına’ izin vermeyeceğiz!
Türkiye halkları salgının bizzat iktidar tarafından ağırlaştırılan sonuçlarına karşı açık bir yaşam savaşı veriyor. Yoksullaşma, işsizlik, hak gaspları alıp başını gitmiş, halkın öfkesi büyüyor. AKP-Saray iktidarı ise pandemiyi açık baskı ve şiddet yöntemleri ile her tür hukuksuzluğu ‘olağanlaştırarak’ hayata geçirmek için fırsata çevirmiştir.
Halkevleri olarak iktidarın her tür baskısı karşısında da halkın haklarını ve çıkarlarını savunacağımızı bir kez daha dile getiriyoruz.
