İstanbul: Bugün Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Cezaevi Komisyonu üyeleri ve hasta tutsak yakınları, bu hafta Kanser ve kalp hastası olan hasta tutsak 47 yaşındaki Hadi Elçiçek‘in durumuna dikkat çekti.
F Oturma eyleminin 189.sunu için yine Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen hasta tutsak yakınları, “Tecrit öldürüyor, F Tipi hapishaneler kapatılsın”, “Hapishanede ölüm istemiyoruz, hasta tutsaklar serbest bırakılsın” yazılı pankartlar açtı. Hasta tutsakların fotoğraflarının taşındığı eylemde , “Tecrit öldürür dayanışma yaşatır”, “Tedavi haktır engellenemez” ve “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganları atıldı.
İHD İstanbul Şube Cezaevi Komisyonu üyesi Rahmi Noz yaptığı açıklamada, Türkiye ve Kürdistan’daki cezaevlerinde, tüm siyasi tutsakların üzerindeki baskı ve işkencenin hız kesmeden devam ettiğini vurgulandı. Noz açıklamanın devamında, İHD Cezaevi Komisyonu üyesi Rahim Noz’un, 1999 yılında Siirt’te gözaltına alınıp, 17 gün işkenceye maruz kalan Hadi Elçiçek’in, çıkarıldığı mahkemede müebbet hapse çaptırılarak, Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildiğini bildirildi.
Hasta tutsağın ilaçları 4 aydır verilmiyor!
Elçiçek’in cezaevinde kansere ve kalp rahatsızlığına yakalandığını belirten Noz, uzun süre tedavisinin yapılmadığını ve 2010 yılında Mersin Silifke M Tipi Kapalı Cezaevi’ne sürgün edildiğini aktardı. Noz, Mersin’de de bir kalp ameliyatı geçiren ve ameliyattan sonra sürekli ilaç kullanmak zorunda kalan Elçiçek’in, daha sonra “açlık grevlerine katıldığı gerekçesiyle” Eskişehir H Tipi Kapalı Cezaevi’ne sürgün edildiğini hatırlattı.
15 yıldan bu yana sürekli kullandığı ilaçların 4 aydır verilmediğini vurgulayan Noz, Elçiçek’in, görüşüne gelen kardeşine “Hastalığım her geçen gün daha da ağırlaşıyor” dediğini bildirdi.
Ağabeyinin cezaevinde ölüme terk edildiğini söyleyen kardeşi Ramazan Elçiçek ise Adalet Bakanlığı’na hasta tutsaklar üzerindeki ölümcül politikalardan vazgeçme çağrısında bulundu. Kardeş Elçiçek, “Ccezaevi koşullarında giderilmesini ve olanaksız sağlık sorunları olan tüm hasta tutsakların, derhal, kayıtsız, koşulsuz serbest bırakılmasını” diyerek konuşmasını sonlandırdı. Eylem, sloganlarla son buldu.
