21 Ocak 2014 tarihi itibariyle Cizre Bölgesinde başlayan Demokratik Özerk Yönetimin kuruluşunun 7. yıldönümünde PYD, bir açıklama yayımladı. Özerk Yönetim’in, Suriye düzeyindeki ilk demokrasi modeli olduğunun ifade edildiği açıklamada, “PYD öncülüğünde siyasi güçler, Kuzey ve Doğu Suriye için Özerk Yönetim projesinin idari ve siyasi temellerini attı. QSD’nin Kuzey ve Doğu Suriye’nin diğer bölgelerini DAİŞ terör çetelerinden kurtarmasının ardından Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi çatısı altında 7 özerk ve sivil yönetim kuruldu” denildi.
PYD’nin açıklamasından başlıklar şu şekilde:
“TEV-DEM öncülüğünde devrim ve direniş için özel bir hat oluşturuldu”
Mart 2011’in ortalarında Suriye’de halk hareketi başladı. Bu hareket, halkların baharı devriminin bir devamıydı. Tüm Ortadoğu halkları gibi Suriye halkı da sahaya çıkarak demokrasi çağrısında bulundu. Ancak merkezi despotik zihniyet, savaş silahları, bölgesel ve uluslararası güçler, devrimci hareketi çizgisinden çıkarıp Suriye halkının umutlarını kabusa çevirdi. Suriye’deki Kürtlerin mücadelesinden oluşan TEV-DEM öncülüğünde, diğer bölgelerin aksine Qamişlo ve Hesekê şehirleri ile Kuzey ve Doğu Suriye’nin tüm şehirleri, devrim ve direniş için özel bir hat oluşturdu. PYD ile birlikte, Kuzey ve Doğu Suriye’nin bileşenlerini temsil eden siyasi güçlerle (Kürtler, Araplar, Süryaniler, Ermeniler, Türkmenler, Çerkezler, Müslümanlar, Hristiyanlar ve Êzizdîler) bir arada yaşama ve kardeşlik anlayışına göre bir araya geldi.(…)
“Özerk Yönetim, kadın liderliğindeki 19 Temmuz Devrimi’nin başarısıdır”
21 Ocak 2014’te Cizre, ardından aynı ayda Efrîn ve Kobanê olmak üzere üç kantonda Demokratik Özerk Yönetim resmen ilan edildi. Özerk Yönetim, YPG ve YPJ’nin ağır bedeller ödediği, kadın liderliğindeki 19 Temmuz Devrimi’nin en önemli başarısı ve kazanımıdır. Öz savunmayı güçlendirmek, ahlaki ve siyasi bir topluma yönelik demokratik bir sistem kurmak için atılmış devrim niteliğinde bir adımdır.
“Suriye krizine çözüm olabilecek tek proje”
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, demokratik ulus felsefesi çerçevesinde kurulmuştur. Bu yönetim, herhangi bir sosyal grup veya parçayı dışlamadan tüm halkı temsil eder. Özerk Yönetim, Suriye’deki çatışmanın başlangıcından bu yana kendi terörist gruplarını ve çetelerini gönderen Erdoğan başta olmak üzere tüm engellere ve zorluklara göğüs germeyi başardı. Özerk Yönetim ayağa kalktı. Tüm toplumsal alanlarda kendini geliştirdi ve bugün tüm özgürlükçü Suriyelilerin ve dünyanın tüm özgürlükçü insanlarının dikkatini çekiyor. Özerk Yönetim, her faaliyetin ulusal modelidir ve özellikle savaşın Suriye’de, Ortadoğu’da ve tüm dünyada yaşandığı bir dönemde, Suriye krizine çözüm olabilecek tek projedir.
Biz PYD olarak, Suriye’deki çatışmanın ve bölgenin tüm sorunlarının tek çözümünün Özerk Yönetim modeli olduğunu ilan ediyoruz. Özerk Yönetim, Suriye halkının haklarını demokratik merkez düşünceye ve herkesin yönetime katılımına göre gözetir. Bu modelin Suriye’de siyasi çözüm modeli olarak uygulanması 2254 sayılı uluslararası karara da uygundur(…)”
