GüncelManşet

Karabağlar’da belediye işçileri yaşam hakkı için grevde

İzmir: Karabağlar  Belediyesi’nin düşük ücret teklifi nedeniyle tıkanan TİS görüşmelerinin ardından Genel-İş üyesi bine yakın belediye işçisi greve çıktı. Grevle birlikte ilçedeki hemen hemen bütün belediye hizmetleri de durdu. Genel-İş Sendikası İzmir 5 Nolu Şube’nin örgütlü olduğu İzmir’in Karabağlar Belediyesi’nde grev başladı. Karabağlar Belediyesi’ne ait KARBEL Şirketi’nin yöneticileri ile sendika, görüşmelerde ücret zammı üzerine anlaşmaya varamayınca işçiler grev yapma kararı aldı. Grevin dördüncü gününde Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nde çalışan ve Engelli Danışma Merkezi’nin sorumlusu olan Şirence Süzek gazetemize grev süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

 

– Grev süreci nasıl başladı?

Şirince Süzek: TİS görüşmelerin süresinin 4 ay sürdü, görüşmelerin ardından bir uzlaşmaya varılamadığı için yasal süreç içerisinde duyurusu yapıldı ve grev kararı alındı. İstenilen rakamlarla yönetimin sunduğu rakamlar arasında çok fark olduğundan kaynaklı grev kaçınılmaz hale geldi.

– Talepleriniz nelerdir?

– Başlangıçta bizim hazırladığımız Toplu İş Sözleşmesi’nde kabul ettiğimiz bazı maddeler var ancak kabul edilmeyen kısımlar ücretlerle ilgili. Ancak taleplerimizi salt ücret talebine indirgemek yanlış olur. Daha iyi hizmet verebilmek için, daha kaliteli bir yaşama ihtiyacımız var. Engelli çocuğu olan iş arkadaşlarımıza ek ödenek, alışveriş fişlerinde bir güncelleme gibi taleplerimiz var yaşam standardımızı artırmaya yönelik.

İşçilerin 43 yevmiyelik bir ikramiyesi var, yönetim bu ikramiyeyi zam yüzdeliği içerisine sokarak oranı yükseltti. Buna karşı tedbir alınması gerekiyordu ve sendika olarak da bu oranların şişirilmiş olduğunu bildiğimizden grev kararına gidildi. İlk başlarda kendi aramızda ufak bir referandum yapmamızın ardından zam oranı yüzde 15 olarak belirlendi. Sonraları Konak Belediyesi emsal gösterilerek oran yüzde 12’ye çekildi. Yüzde 12’nin altına inilmemesi gerekirken sendika başkanının yaptığı görüşmelerden sonra oran 11’e indirildi ve şimdi de başkan yüzde 9’dan fazla verilmeyeceğini belirtiyor ve TEFE, TÜFE oranlarıyla ilgili ilk yılda herhangi bir katkı yapamayacağını vurguluyor. Ayrıca 43 yevmiyenin de maaşa bölünmesini kabul etmiyorlar.

 

“Mücadele maddi bir mücadele değil”

Genel olarak söylemek gerekiyor. Burada gösterilen sadece maddi bir mücadele olarak algılanmasın. Belirli bir sınıfın baskılanması ve baskılanan bu sınıfın bu ülke için ne kadar önemli olduğunun anlaşılması gerekiyor. Böyle bir mücadele verilmediği sürece de yönetimlerin her söylediğini kabul eden bir yaklaşım seni bitirmeye doğru götürüyor.

– OHAL’den kaynaklı grevlerin yasaklanması bu grevi nasıl etkiledi?

– OHAL ile ilgili grevin coşkusuna yönelik bir takım azalmalar söz konusu. Kolluk güçlerinin müdahalesi oldu. Ancak bizim buna yönelik tavrımız netti. Grevin doğasında bunlar var. Grev bir haktır, bir eylem biçimidir ve eylemde gerginliklerin olması çok doğaldır. Görevli arkadaşlarımızın nezaretinde kendimizi ifade etmeye devam ediyoruz.

Fen İşleri ve Temizlik İşleri diye iki ayrı şantiyemiz var. Temizlik işlerindeki arkadaşlarımız grevi sürdürüyor. Burada da arkadaşlarımız grevi sürdürüyor. Toplamda 915 personelin yüzde 20’si olan KARBEL işçisi yasa gereği çalışıyor olarak görünse de iş yavaşlatmaya gittiler. Geri kalanların tümü greve katılmış durumda. Greve çok geniş bir katılım var. Çalıştığımız pozisyonlar vatandaşın yaşamlarını çok ciddi etkiliyor. Eğer yönetim bize dayattığı şartlardan vazgeçmezse vatandaşın tepkisini görmeye başlayacaklardır ve bu tepki de oy anlamında başkanın karşısına çıkacaktır. Ülkede yaşanan bu gergin ortamın bize de yansıyacağı açıktır ancak biz her ne olursa olsun taleplerimiz karşılanana kadar grevi sürdüreceğiz.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu