Kültür&Sanat

KÖPRÜALTI YAŞAMLAR

Arnavut kaldırımlı parka taşlarıyla döşeli sokaklar. Şehri bir uçtan bir uca çevreleyen görkemli ve şatafat kokan metrelerce yükseklikteki gökdelenlerin içinde görünmeyen bizler. Sinek kadar küçüğüz onların yanında. Kimliksiz, isimsiz, renksiz çocuklar. Sokak çocuklarıyız…

Ya da acının, zulmün, savaşın sokaklara sürüklediği çocuklarız daha çok. Hayatlarımız tesadüflerle değil, gerçeklerle yazıldı. Kimse görmez, kimse bilmez, kimse duymaz yaşadıklarımızı. Görüp, duyanlar bilenler ise sessizdirler. Ve bizden korkarlar! Korkarlar, çünkü onların kabul edebileceği bir yaşamımız yoktur. Ve olmayacaktır. Korkarlardı, başlarına bir iş açacağımızı düşünürlerdi. Girselerdi içimize, tanık olacaklardı yaşamlarımıza. Anlarlardı kış ayları dondurucu soğuklar başladığında, kendi evlerinde sıcak yataklar, sıcak odalar içinde yatan çocuklar gibi şansımız yoktur. Üstümüze gökyüzünün koyu karanlık örtüsünü çarşaf niyetine, altımıza ise bölük pörçük gazete parçaları…

(Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishane’den Cihan Karaman

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu