Amed: Lice’nin Çelik mezrasında yaklaşık 2 haftadır karakol-kalekol’a ve askeri operasyonlara karşı halk büyük bir inançla direniyor. Askeri operasyonları çok yapıldığı mezrada halk askerlerin geldiği yönlerden hendekler kurarak kendilerini savunmaya almaya çalışıyorlar.
Sürekli bir şekilde halkla asker arasında çatışmalar çıkıyor, Bingöl-Amed yolu kapatılıyor ve asker halkın arabalarını yakıyor. Düşman halkın direnişten vazgeçmesi için her yolu denedi ve denemeye devam ediyor halk ise onurlu yaşamamın en güzel yanı olan direnmeyi seçerek Karakol-Kalekol yapımları durdurulana kadar direneceklerini söylüyor.
“Kalekol yapımı duracak” sözü verildi ama…
Amed-Bingöl karayolunda yaşanan çatışmalar sonucunda günlerce yol ulaşıma kapalı kaldı. Gençler tarafından yapılan kimlik kontrolünde ise halk tarafından 2’si uzman çavuş olmak üzere 5 kişi alıkonuldu.
Halk tarafından alıkonulan kişilerin serbest bırakılması için ise BDP’liler ile devlet yetkilileri arasındaki aralıksız bir şekilde görüşmeler gerçekleştirildi. Halk, alıkoydukları 5 kişiyi serbest bırakmak için belirttiği taleplerinde, bölgede yapımına başlanan tüm karakolların yıkılmasını isterken, aksi takdirde 5 kişiyi bırakmayacaklarını belirtti.
Bunun üzerine BDP’lilerle devlet yetkilileri arasında yapılan görüşmelerde karakol yapımının durdurulacağı açıklanması üzerine ilk olarak 2 uzman çavuş ardından ise diğerleri serbest bırakıldı.
İnşaat durmadı, asker halka saldırdı
Serbest bırakılmalar olduktan sonra hala karakol yapımlarının sürmesi, bölgede yaşanan askeri hareketlilik ve AKP hükümetinin sözce “çözüm sürecindeki” çözümsüzlük ısrarına karşın halk tepkisini bir kez daha ortaya koyarak tekrardan Bingöl-Amed karayolunu ulaşıma kapatmıştı. Müdahale ile son bulan bu eylemin ardından sabah saatlerin ise bu kez bölgede askeri operasyon başlatılması var olan gerilimi daha artırdı.
Lice’de süren direniş 15. gününü doldururken halk atılan gaz bombalarıyla, mermilerle sırtlarından, başlarından yaralanıyor ve halk acil servisleri arıyor ama hiçbir ambulans direnişin olduğu yere kendi canlarını bahane ederek yaralılara yardım etmeye gelmiyor ve yaralılar bir şekilde çevre köylerde muayene edilmeye çalışılıyor.
Her şeye rağmen halk direnmeye, düşman saldırmaya devam ediyor. 6 Haziran günü akşama doğru sayıları bini aşkın ve her geçen günde artmaya devam eden askerler halka gaz bombalarıyla ve tazyikli sularla saldırırken, asker sürekli halka “bulunduğunuz yerden ayrılmazsanız ateş edeceğiz” diyerek anonslar da bulundu. Halk saldırıya havai fişeklerle karşılık verdi.
7 Haziran akşama doğru ise askerlerin saldırısı sonucu gaz bombası kapsülünün omzuna isabet ettiği 50 yaşındaki bir kadın yaralandı ve Ramazan Baran ile Baki Akdemir isimli 2 kişi yaşamını yitirdi.
Abalı bölgesinde çıkan çatışmada ölümler olduğu iddiası dillendirilirken, bu bölgeye gitmek isteyen gazeteciler asker tarafından engellerle karşılaşıyor ve asker bölgeye ulaşımı kapattığı için hiçbir şekilde bilgi alınamıyor.
Lice, direnişe çağrıdır
Halk AKP hükümetinin izlediği ve izleyeceği tüm savaş politikalarına karşı savaşmaya, mücadele etmeye hazır olduklarını gösterirken devrimci kurumları destek olmaya çağırıyor.
“Nerede zulüm, baskı varsa; orası bizim direniş evimizdir” diyor Lice direnişçileri. Askeri operasyonlara karşı tek başına direnen halk sadece şöyle bir uğrayıp giden bürokratları eleştirip “Kürdistan’ın yükü sadece köylülerin üzerinde mi” diyerek herkesi destek olmaya el uzatmaya çağırıyor. AKP hükümetiyle başlayan sözde barış sürecinin temel atıldığı ilk günden bu yana hiçbir şey olmadığının Lice halkı başta olmak üzere herkes farkında…
