Sibel Tekin’le ilgili İHD Ankara Şube ve Belgesel Sinemacılar Birliği basın açıklaması yaptı. Uçan Süpürge de açıklamaya bir mesaj gönderdi.
Uçan Süpürge’nin mesajında şu ifadeler yer aldı: “Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’ne hem seçici kurullarında hem düzenlenmesinde uzun yıllar destek veren ve festivalin bugüne gelmesinde büyük rol oynayan Sibel Tekin’i bir an önce yeniden aramızda görmek istiyoruz. Sadece festivalin değil kadın örgütlerinin her daim yanında olan ve dayanışma gösteren Sibel, belgesel sinemada sadece başkentin değil Türkiye’nin tarihsel hafızasını kayda geçirmiştir. Bir an önce değerli çalışmalarına devam etmesi kültür sanat yaşamının renklerinin solmaması için elzemdir.”
Sokağın hafızasının tutuklanamayacağı kaydedilen açıklamada Tekin’in 15 Aralık Perşembe günü sabah saatlerinde, insanların gün aydınlanmadan işe gitmesini konu alacak olan “Karanlıkta Başlayan Hayat” belgeseli için çekim yapmak üzere Tuzluçayır’a gittiği, çekim yaptıktan sonra üniversitedeki işine giderek günlük yaşamına devam ettiği belirtildi. 16 Aralık Cuma sabaha karşı evine yapılan baskınla dijital arşivi ve kamerasıyla gözaltına alınan Tekin’in gözaltı gerekçesinin ise sabah çekim yaptığı güzergâhta bir sivil polis aracını da görüntülemiş olması gösterildiği belirtildi.
Tekin’in hangi örgütün tutuklusu olduğunun ne savcının ne de tutuklama kararı veren mahkemenin bilmediğinin altı çizilen açıklamada, “Bir absürt komedi saçmalığında olan bu tutuklama kararı, ne yazık ki son derece gerçek. Sayın savcı ve mahkeme heyetine, hukuksal dayanaklarla verilmediği açıkça belli olan bu kararı hangi gerekçeyle verdiklerini sormak istiyoruz. Sibel ve kamerasının hangi örgütün üyesi olduğuna karar vermelerini de merakla bekliyoruz” denildi.
Sibel Tekin’in Belgesel Sinemacılar Birliği üyesi bir sinemacı, video eylem aktivisti, akademisyen olduğu kaydedilen açıklama, şöyle devam etti: “Ankara’nın yakın tarihinin hafıza kaydıdır. Kamerası, Ankara sokaklarında hak arayan herkesin tanığıdır.
Yaptığı tüm çekimler mesleğinin gereğidir ve belgesel film için çekim yapmak suç değildir. Yıllardır sokağın kayıt kanıt hakkını savunarak çekim yapan Sibel Tekin’in, özgür kaldığında yine kamerasını eline alarak kaldığı yerden çekimlerine devam edeceğine şüphemiz yok. Ankara’da hak mücadelesi verenlerin de bu kentin hafızasına sahip çıkacağından kimsenin şüphesi olmasın. Baştan sona haksız ve hukuksuz ilerleyen bu tutukluluk sürecine derhal son verilsin! Belgesel sinemacı Sibel Tekin derhal serbest bırakılsın!”
