Güncel

4 bin tutsak yakını CİMER’e başvurdu

MED TUHAD-FED'in başlattığı kampanyayla 4 bine yakın tutsak yakını CİMER'e başvurdu.

Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonun (MED TUHAD-FED), koronavirüs (Kovid-19) salgınının hapishanelerde tehlikeli bir aşamaya gelmesi üzerine Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER), Adalet Bakanlığı ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na dilekçe göndermeyi organize etmeye başladı.

1 milyon hedefiyle dün itibariyle başlayan imza kampanyasına, siyasi partiler, demokratik kitle ve emek örgütlerinin bulunduğu 39 kurum ve kuruluş yer alırken, MED TUHAD-FED Eşbaşkanı Mehmet Temizyüz, kampanyaya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Hapishanelerde tedbirler yeterli değil

Hapishanelerin tedbir alınması gereken en önemli yerlerden biri olduğuna dikkati çeken Temizyüz, hapishanelerin havalandırma, hijyen, beslenme konusunda eksik olduğunu belirtti. Hapishane kapasitesinin fazla olduğunu hatırlatan Temizyüz, “Evlerinizde kalın, temas bir buçuk metre mesafede olacak uyarısında bulunuluyor. Fakat cezaevlerinde ranzalar yan yana, koğuş alanları dar. Dışarıya çıkıp giren gardiyan ve askerlerin vardiyaları sürekli değişiyor. Ağır hasta tutuklular hastanelere gidip gelmek zorunda kalacaklar. Bu yüzden cezaevlerinde alınan tedbirlerin yeterli olmadığını sürekli dile getiriyoruz. Devletlerin hapishaneler için aldığı önlemler de Türkiye tarafından takip edilmelidir.  Afganistan’da tutukluların serbest bırakılması gündemdedir. Birleşmiş Milletler (BM), tutukluların serbest bırakılması için bildiri yayınladı. Türkiye daha erken bir aşamadayken tutuklular serbest bırakılmalıdır” dedi.

MED TUHAD-FED Eşbaşkanı Mehmet Temizyüz

Hapishaneler sağlıklı alanlara çevrilmeli

Adalet Bakanlığı’nın sadece ailelere ve avukatlara karşı önlem aldığını belirten Temizyüz, avukatların olağan üstü bir durum olmadığı sürece tutuklularla görüştürülmediğini dile getirdi. Yapılan görüşme raporlarında, gardiyan ve askerlerin tedbir alınmadığının yer aldığını söyleyen Temizyüz, “Avukat görüşü ve ailelerle yapılan telefonla görüşmelerinde, tutuklular maske ve eldiven ile çıkmıyorlar. Bu tedbirler, cezaevi yönetiminin sorumluluğundadır. Cezaevlerinde sağlık sorunları hangi boyutta bir yana bazı tutuklular aylarca hücrelerde kalıyorlar. Sadece bir saat havalandırmaya çıkıyorlar. Hükümet bu anlamda ciddi adımlar atmalı ve cezaevlerinin kapılarını açmalıdır. Bu hükümet için büyük bir sınavdır. Salgının önünü kapatmak için cezaevlerini boşaltarak sağlık alanlarına çevirmelidir. Hastalığın toplumun içine gelmemesi için büyük bir fırsattır. Hastane kampüsleri yapılabilir. Eğer hükümet bu anlamda adım atmazsa önümüzdeki zamanlarda cezaevleri içerisine ve dışarıda yaşam daha fazla kötüleşecek” diye konuştu.

Sorun tüm toplumundur

Hasta tutsaklar hastanelere götürüldüğünde hiçbir tedbirin alınmadığını ifade eden Temizyüz, “Hasta tutuklular aileleriyle görüştüğünde bunu söylüyorlar. Salgın yüzünden hastanelere gidenler problem yaşanıyorken, hasta tutuklular bu şartlarda tedavi edilemez. Hükümet tehlikenin ciddiyetinde değil. Açıklama yapıldığında ilk olarak hasta tutuklular bırakılmalıydı. Cezaevinde 28 yıl kalan hasta tutukluya ev hapsi, şartlı tahliye verilebilir. Ağır hastalara tutuklulara cezaevinde kalamaz raporu veriliyor. Hükümet yargı paketinde yeni diye verdi, fakat baktığımızda bu yasa zaten vardı. Sadece uygulanmıyordu. Bu kabul edilemez. Federasyon olarak başta tutuklu aileleriyle bir araya gelerek bir duyarlılık ortaya çıktı. Bu sorun tüm toplumundur” şeklinde konuştu.

4 bine yakın kişi CİMER’e başvurdu

“Tüm toplumun cezaevleri için ses çıkarması gerekiyor” diyen Temizyüz, başlatılan kampanya kapsamında büyük bir duyarlılığın ortaya çıktığını dile getirdi. Her kesimden kişilerin sosyal medyada videolar paylaşarak hapishaneler için ses çıkardığını söyleyen Temizyüz, şunları söyledi:

“Eğer bu süreçte cezaevlerinin sorununa sessiz kalınması, tüm toplumun cezaevinde olması demektir. Cezaevleri daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalacaktır. Türkiye’de muhalif siyasi partiler e kurumların toplum sağlığı için kurduğu kriz masasında biz de yer alıyoruz. Bütün tartışmalarımızı, görüşmelerimizi cezaevlerine yönelik yapıyoruz. Başlattığımız kampanya kapsamında tutuklu ailelerinden 4 bine yakın kişi, cezaevlerinde tedbir alınmadığı için dilekçe ile CİMER’e şikayette bulundu. Bununla birlikte aileler çocuklarının serbest bırakılması için videolar çekip paylaşıyorlar. Toplumun onların sesi olmasını istiyorlar.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu