Güncel

Krizin bedelini yaratanlar ödesin(Foto-Galeri)

Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda toplanan binlerce kişi ‘Krizin bedelini yaratanlar ödesin şiarıyla bir araya geldi.

İstanbul: Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TTB),  “Yoksullaşmaya, işsizliğe, güvencesizliğe karşı birlikte mücadeleye”  şiarıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda miting gerçekleştirdi. Gerçekleştirilen mitinge  birçok kurum, siyasi parti, DKÖ’ler de katıldı.

Kriz %99’un sırtına yüklenmek isteniyor

Mitingde ilk olarak KESK Genel Başkanı Aysun Gezen bir konuşma yaptı. Gezen krizin %1’in krizi olduğunu belirterek, krizin sonuçlarının ise %99’un sırtına yüklenmek istendiğini belirtti. Gezen “Yüzde 1’in yarattığı krizin faturasının yüzde 99’a yıkılmasına artık yeter diyoruz” diyerek, devamında şunları dile getirdi: “Elektrik, doğalgaz, su, akaryakıt, ekmek, toplu taşıma gibi temel ihtiyaçlara yapılan zamların geri alınmasını, zam yapılmamalıdır. Kriz bahanesi ile yaşanan işten çıkarmalara, ücretsiz izinlere son verilmelidir. Ücretlerimizde yaşanan erimenin satın alma gücümüzdeki azalma ve ekonomik büyüme oranları dikkate alınarak telafi edilmelidir. Asgari ücretin net 2 bin 800 TL olarak belirlenmesini ve tümüyle vergi dışı bırakılmalıdır. Emeğin haklarını yok eden KHK’lerin iptal edilmelidir. OHAL KHK’leri ile herhangi bir hukuki delil ve mahkeme kararı olmadan işinden ekmeğinden edilen tüm kamu emekçilerinin işine iade edilmelidir. Kadınların sürekli, güvenceli işlerde istihdam edilmesinin önündeki tüm engellerin kaldırılmasını istiyoruz.” dedi

KHK’lar gidecek, biz kalacağız!

KHK ile ihraç edilen kamu emekçileri sahneye çağrıldı. KHK ile ihraç edilenler adına ihraç edilen Nuray Şimşek bir konuşma yaptı. “Biz, etrafımıza örülen kafesin tepesine tırmanıp, o tepeden diktatörlere kahkaha atanlarız” diyen Şimşek, her şeye rağmen ellerini barışa uzatan kadınlar olduklarını dile getirdi. Şimşek, “Bugüne kadar hiçbir diktatör karşında eğilmeyen başlarımız hala dimdik. Gözaltılarınız, tutuklamalarınız, hakkımızda açtığınız davalar, bizi yıldıramıyor. Biz bugünü de istiyoruz geleceğimizi de . Özgürlüğümüz ve onurumuz için direnmeye davam ediyoruz” diyerek KHK’ların gideceğini kahkahalarının ise kalacağını belirtti.

Kriz sistem krizidir, ödemeyeceğiz

Ortak basın açıklamasını Flormar direnişçilerinden Nurhan Güler ile Dev Yapı İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut yaptı. 2019 yılına enflasyon karşısında eriyen ücretlerimizle, bir biri ardına gelen zamlarla, ödenemeyen borçlarla, işsizlikle, iş cinayetleriyle girildiğinden bahsedilen açıklamada, “Milyonlar yoksulluğa sürüklenirken, AKP bu yaşadıklarımıza ‘kriz’ demekten kaçınıyor. Sermayeyi kurtarmaya, krizin tüm yükünü emeğin sırtına yüklemeye çalışıyor. Çarşıda, pazarda fiyat etiketleri, eve gelen faturalar, aybaşında cebimize girdiği gibi biten maaşlar gün gibi ortadayken kimse krizi gizleyemez. AKP, krizi dış güçlerin ekonomik savaşı olarak sunuyor. Halka direniş ve fedakârlık çağrısı yapıyor. Dış güçlerin bir parmağı varsa yaşadıklarımızda o da bizzat AKP eliyle ülkemizde en vahşi biçimlerde uygulanan neoliberal-politikalardır, yaşadığımız kapitalist sistemin, neoliberalizmin krizidir. Bu vahşi sömürü düzeni sürdürülemez hale gelmiştir. Ve 16 yıldır iktidarda olanlar bu sistemin temsilcisidir” denildi.

Krizin sorumlusu AKP iktidarıdır

Krizin sorumlusunu dışarıda aramaya gerek olmadığı ifade edilen açıklamada, “Krizin sorumlusu emek sömürüsünün derinleşmesi için elinden geleni yapan, ‘Avrupa’nın Çin’i olacağız’ diyerek ülkeyi sermaye için ucuz, güvencesiz emek cenneti haline getirenlerdi. Grevleri yasaklayan, sendikal örgütlenmeyi engelleyen, kıdem tazminatına göz diken, bir yandan da patronların vergi borçlarını silip, teşvik paketleriyle zenginliklerine zenginlik katan iktidardır! Yaşadığımız krizin sorumlusu ülkenin geleceğini betona gömen, köprüler, otoyollar, şehir hastaneleri gibi halk yararını hiçe sayan projelerle şirketlere garantiler vererek devletin kasasını boşaltan, yer altı ve yer üstü varlıklarımızı sermayenin yağmasına açan, bütçeden en büyük payı Milli Savunma Bakanlığı’na vererek savaş politikalarında ısrar eden iktidardır. Kamuya ait ne varsa özelleştiren, eğitim, sağlık, barınma, ulaşım gibi en temel kamusal hakları erişilemez kılan, son olarak şeker fabrikalarını da satan, tarımsal üretim altyapısını tahrip eden ülkemizi buğdaydan, mercimeğe, etten, samana dışa bağımlı hale getiren iktidardır bu krizin sorumlusu” denildi.

Sessiz kalmayacağız!

2012 yılında 130 milyar dolar olan dış borç bugün 500 milyar dolara gelindiği belirtilen açıklamada, “Üstelik bu borcun yüzde 70’i özel sektörün borcudur. Bu borcu halka, emekçilere yıkmalarını kabul etmiyoruz! 16 yıldır ülkede üretilen ‘zenginlikten’ payını almayan halkın karşısına geçip şimdi aynı gemideyiz edebiyatına yapanların hiçbir inandırıcılığı yoktur. İşçiye, emekçiye haydi sıkın dişinizi, kemerlerinizi sıkın diyenlere bir kez de buradan sesleniyoruz! Sizin derdinizi biliyoruz, biz sessiz kalalım ki siz yüzde 1’i kurtarmak için kamunun kaynaklarını kullanın” ifadelerine yer verildi. “Siz saraylarda ejder suyu içip saltanat sürerken ekmeği küçülen halk krize sessiz kalmayacak” denilen açıklamada, “KHK’larla, sorgusuz sualsiz ihraç edilen, açığa emekçiler sessiz kalmayacak! İş cinayetleri ve kölece çalışma koşulları altında emekleri sömürülen başta 3. Havalimanı olmak üzere işçiler krize sessiz kalmayacak! Üniversitelere ayrılan bütçe azalırken, geleceksizlik kaygısı her geçen gün artan gençler krize sessiz kalmayacak! Bir ömür çalışıp, aldıkları üç kuruş emekli maaşı da krizle birlikte eriyen emekliler krize sessiz kalmayacak! Ataerkil sistemde ezilen, kriz koşullarında güvencesiz ve ucuz işgücü kaynağı olarak görüldüğü için iki kat ezilen, emeği, varlığı değersizleştirilen kadınlar krize sessiz kalmayacak!” denildi.

Bu daha başlangıç

“Yağma yok, bizim olanı, bir avuç patronu kurtarmak için vermeyeceğiz” denilen açıklamada bu gidişe dur demek gerektiğine dikkat çekildi.  Açıklamada krizin karşısında emekçilerin haklarının korunması için talepler sıralandı. Bu mitingi bir son olmadığı belirtilen açıklamada bunun başlangıç olarak görüldüğü ifade edildi.

Mitingde konuşmaların ardından Bandista grubu sahne aldı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu