GüncelManşet

Özgür Gelecek: Gerçeğin Sesi Susturulamaz!

İktidarını ancak OHAL’in olağanüstü yetkileri ve KHK rejimiyle, devlet terörü, gözaltı ve tutuklama ile katliamlarla sürdürebilen bunun yetmediği yerde savaşa giren, işgal operasyonları düzenleyen AKP iktidarı açık ki büyük bir krizin içinde debeleniyor.

H.Merkezi: Özgürlükçü Demokrasi gazetesine yönelik polis baskını ve kayyum atamasına karşı bir tepki de gazetemiz Özgür Gelecek’ten geldi. 

Söz konusu saldırılarla Kürt basının, devrimci, yurtsever, özgür basının susturulamayacağına dikkat çekilen açıklamada, bu mücadelenin kesintisiz bir şekilde süreceği ifade edildi.

 

Açıklama şu şekilde: 

Özgür basın geleneğinin başlıca temsilcilerinden Özgürlükçü Demokrasi gazetesi yine devletin hedefinde.

Özgürlükçü Demokrasi gazetesinin İstanbul Beyoğlu ilçesinde bulunan merkez binası ve gazetenin basımının yapıldığı Gün Matbaacılık gece yarısı polis tarafından basıldı. Özel harekât polisleri tarafından gece saat 00.30 sıralarında yapılan baskınlarda binalar arandı. Saat 03.00’a kadar devam eden aramalardan sonra gazetenin binası ve matbaaya kayyum marifetiyle el konuldu, gasp edildi.

AKP iktidarında bir kez daha yurtsever, devrimci ve sosyalist basın korkusu nüksetti. OHAL’le birlikte yaşama geçirilen tüm el koyma, kapatma, erişim engeli, çalışanların tehdit edilmesi, gözaltına alınması ve tutuklamalara rağmen gerçeğin peşinden koşmaktan ve onu yığınlara ulaştırmaktan vazgeçemeyen devrimci, sosyalist, yurtsever basın bir kez daha devletin hışmına uğradı.

 

Son olarak Doğan Medya Grubunun satın alınmasıyla birlikte bu alandaki gücünü pekiştiren AKP iktidarı görünen o ki bununla da yetinmiyor. Abdülhamit Döneminin istibdat uygulamalarını aratmayan pratiklere imza atan AKP iktidarı, görünen o ki yaklaşan ve kendisi açısından hayati önemdeki 2019 seçimleri için sahayı tamamen temizlemek, dikensiz gül bahçesi yaratmak istiyor.

Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra her türlü farklı sese, muhalif yayına, devrimci-sosyalist ve yurtsever basına yönelik dizginsiz bir cadı avı başlatan AKP iktidarı gelinen aşama Özgürlükçü Demokrasi’ye yönelik son baskınla yeni bir sürece kapı açtığını da ilan etmiş bulunuyor.

 

Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün yayınladığı Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye’nin 180 ülke arasında 155. sırada yer alması da AKP iktidarının muhalif, özgür basından duyduğu korkuya işaret ediyor.

Bugün, dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi olan Türkiye’de, hapishanelerde tutuklu ve hükümlü toplam gazeteci sayısı 140’ı aşmış durumda.

İktidarını ancak OHAL’in olağanüstü yetkileri ve KHK rejimiyle, devlet terörü, gözaltı ve tutuklama ile katliamlarla sürdürebilen bunun yetmediği yerde savaşa giren, işgal operasyonları düzenleyen AKP iktidarı açık ki büyük bir krizin içinde debeleniyor.

Zira, sıkıştıkça, her türlü farklı fikre, sese ve düşünceye daha fazla saldırıyor, tahammülsüzleşiyor, ilk olarakta özgür basına saldırıyor. Ne var ki özgür basın, işçilerin, emekçilerin, Kürtlerin, Alevilerin,  kadınların, LGBT+ların dinmeyen öfkesi ve direnişinin sesi, soluğudur.

Ve ancak onların mücadelesi yok edilebildiğinde susturulabilecektir.

Özgürlükçü Demokrasi’de, Özgür Ülke’den Özgür Gündem’e Kürt halkının, kimliğine, kültürüne ve iradesine sahip çıkma mücadelesinin bir ürünüdür. Özgürlükçü Demokrasi, bugün OHAL’le kayyum atayarak belediyelerine el koyduğunuz, seçilmiş belediye başkanlarını tutukladığınız, milletvekillerini zindana attığınız Kürt halkının sesidir. Özgürlükçü Demokrasi, emekçilerden, kadınlardan, Alevilerden gizlenen gerçeklerin peşindedir!

 Bu çizgi 30 yıldır her türlü baskı gözaltı ve tutuklamalarla bugüne gelmiştir.

Onu susturmazsınız, özgür basını teslim alamazsınız!

Özgür Gelecek gazetesi olarak, Özgürlükçü Demokrasi’ye, devrimci, sosyalist, yurtsever basına yönelik her saldırıyı kendimize yapılmış sayıyoruz.

Bu cadı avından özgür basının dayanışmasıyla çıkacağız!

Özgür Gelecek

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu