İstanbul: İstanbul Sultanbeyli ilçesinin önceki dönem HDP ilçe eşbaşkanlığı görevini yürüten Muhsin Bozdemir, kendisini MİT olarak tanıtan kişilerce tehdit edildiğini ve ajanlık dayatılmasında bulunulduğunu belirterek konuyla ilgili İnsan Hakları Derneği(İHD) İstanbul Şubesi’nde açıklama yaptı.
Yapılan açıklamada konuyla ilgili İHD adına Gülseren Yoleri konuştu. Yoleri pek çok kişinin bu tür tehditlere ve dayatmalara maruz kaldığını belirterek bu tarz dayatmalara karşılaşan kişilerin ailesini korumak maksadıyla sessiz kaldığının altını çizdi. Yoleri “Derneğimize başvuran kişiler genellikle bu baskıya direnme gücü olan kişiler. Bu tarz gayrı resmi ilişki içerisine girmeyen kişiler” dedi. Bu tür olaylarda dayanışmanın önemine dikkat çeken Yoleri “Belki hukuki takiplerle bir sonuç alınamıyor ama en azından bu tehditlerde bulunan kişiler hakkında pek çok bilginin önemi açığa çıkıyor” dedi.
Bize yardım etmezsen sen bilirsin!
Yoleri’nin ardından kendisine ajanlık dayatılan ve tehdit edilen Muhlis Bozdemir konuştu. Bozdemir herkesin üstünde çok büyük baskılar olduğunu belirterek, resmi dernek ve siyasi partilerin de bu baskılara maruz kaldığını belirtti. Kendisine yönelen tehditlerin de 4 ay öncesinden başladığını belirten Bozdemir “4 ay öncesinde sivil plakalı araç yanıma yaklaşarak ‘başkan elini kolunu sallayarak, burada elini kolunu sallayarak rahat gezebileceğini mi sanıyorsun? dediler. Birçok hakaret ve küfre de maruz kaldım” dedi. Bu olaydan 1 ay sonra yine sivil bir aracın yanına yaklaşarak “Bir daha senin HDP’ye gittiğini görürsek, başına geleceğini çok iyi biliyorsun” dediklerini belirten Bozdemir, kendisini tehdit edenlere kim olduklarını sorduğunu, cevap olarak ‘Sen bilirsin’ dediklerini belirtti. Son olarak 1 hafta önce evlerinin orada mavi bir araç gördüğünü belirten Bozdemir aracın içindeki 3 kişinin önünü kestiğini ve aralarında kendisini İbrahim olarak tanıtan kişinin “Seninle konuşmamız lazım başkan” dediğini belirtti. Bozdemir’in bu teklifi reddetmesinden sonra kendilerini MİT olarak tanıtan kişilerin kendisine “Sayın Öcalan’la görüşüyoruz, seninle mi görüşmeyeceğiz” dediklerini aktardı. Buna karşılık kendisinin bir suçu varsa karakola gidebileceklerini söyleyen Bozdemir bu kişilerin kendisine “Karakolu karıştırma şimdi” dediklerini aktardı. Bozdemir bu kişilerden kimliklerini göstermelerini istediğini belirterek “Biri cüzdanını açtı ama tam okuyamadım. Yine bana MİT’ten olduğunu söylediler. Ben de beni kaçıracaklarını düşünerek, benim hastam var gitmem gerek dedim, çünkü devlet mantığı bu. Benim hala ilçe eş başkanı olduğumu düşünüyorlar, bana hala başkan diyorlardı. Bana tekrar görüşmek istediklerini söylediler. Ben kabul etmedim. Daha sonra konuyu açtım kuruma. Konuyu şikayet etmeye karar verdik” dedi.
90’ların başka bir versiyonu!
Kendisinden çok aile can güvenliğinden endişe duyduğunu belirten Bozdemir evinde birçok kez arama yapıldığını ve taciz telefonlarının devam ettiğini belirterek kendisinin almış olduğu ses kaydını basınla paylaştı. Bozdemir’in ardından TUAD Marmara Yöneticisi Hasan Demir “Türkiye’de muhalif siyaset yapan, bütün demokratik kurum kuruluşlarda görev yapan arkadaşlarımızın tümünün baskı altında. Polis ve istihbaratın takibi sonucu ailelerimiz rahatsız ediliyor. Bunu çok kez basına ve kamuoyuna duyurduk” diyerek bunların 90’ların versiyonu olduğunu belirtti. Buna karşın ne pahasına olursa olsun mücadele edeceklerinin altını çizen Demir “Arkadaşlarımızı yalnız bırakmayacağız” diyerek sözlerini noktaladı.
Demir’in sözlerinin ardından kendisini MİT olarak tanıtan kişilerin Bozdemir’i tehdit ettiği telefon konuşmalarının ses kaydı paylaşıldı. Ses kaydının dinlenilmesinin ardından savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu belirten Gülseren Yoleri konu hakkında toplumsal dayanışmanın önemine vurgu yaparak açıklamasını sonlandırdı.
