Güncel

Partizanın Emektarlarından Hasan Çelik’i Kaybettik!

Hasan yoldaş, Dersim’in Deşt nahiyesinin Bornek köyündendir. Küçüklükten beri Türk devletinin Ermeni, Rum, Kürt ulusal soykırım katliamları ve özellikle Dersim katliamının anılarıyla büyüdü. Bu durum onun devrimcileşmesinde önemli rol oynadı.  Partizancıların yöredeki devrimci faaliyetleriyle 1970 ortalarında tanıştı. 1978’de Deşt toprak işgalinde yer aldı. Artık devletle karşı karşıya geliyordu. Birkaç sefer gözaltına alındı, tutuklandı. İşkenceler gördü, hapishaneleri gördü ama çıkınca devrimci mücadeleye desteğini esirgemedi.

Batıya, ardından Almanya’ya göç etmek zorunda kaldı. Ailesinin bir kısmı batıya yerleşti, bir kısmı Almanya da kaldı. Almanya’da da birkaç defa gözaltına alındı. Sınır dışı edildi. O yine bir yolunu buldu geldi. Almanya da bir oturumlu kimliği olmadan ayakta durmaya çalıştı.

Hasan yoldaş, Almanya’da da Partizancı çizgisini, duyarlılığını, yoldaşlarına düşkünlüğünü ve desteğini esirgemedi. Ölene kadar da yoldaşlarıyla, arkadaşlarıyla, dostlarıyla ilişki halindeydi.

O, alçak gönüllü, fedakâr, arkadaş ve dost canlısıydı. Yoldaşlarına, Arkadaşlarına, dostlarına bir zarar gelmesini istemezdi. Bir tehlike varsa arkadaş canlılığıyla uygun bir şekilde uyarırdı. Bir sıkıntıları varsa elinden geleni yapması için kendini paralardı. Yok demesini bilmezdi. Dur bakalım bir çaresine bakalım derdi.  Her sıkıntıya düşenin de ilk başvuracağı Hasan olurdu. Devrimci ve Dersim misafirperverliğini hep korumuştur. Ne kadar parasız da olsa yanına giden arkadaşları, dostlarının ellerinin ceplerine gitmesine müsaade etmezdi. Hep sade bir yaşamı olmuştur. O hayatı boyunca bencil olmadı. Para, mal- mülk edinme peşinde koşmadı. Böyle bir derdi olsaydı bu yönlü bir çok da imkanı, olanağı ve yolları vardı. Ama o değer yargılarını düşürmeden yaşadı.

Hasan, geniş ve zor dönemlerde yanında bulacağın bir yoldaştı. Her yönüyle duyarlıydı. Nerede bir baskı, saldırı, zulüm, katliama tepki ve protesto eylemi varsa mutlaka orada olurdu. Nerede bir katledilen devrimci, demokratın naaşı veya anması varsa orada olurdu. Nerede bir yoldaş, arkadaş, dost, akrabanın düğünü varsa onları yalnız bırakmazdı. Yani kötü ve iyi günlerde hep yanı başında bulurdun.

Hasan, insanların arkasından konuşmayı, yalanı, dedikoduyu bilmezdi ve hatta biri kendisinin yanında başkasının aleyhine konuşursa hemen müdahale ederdi. Onu bozardı.  Hele yapısını ve yoldaşları hakkında karalama veya yalan yanlış söylemlerde bulunmaya bırak sessiz kalmayı, hiç müsamaha göstermeyecek kadar değerlerine bağlı özelliklere sahipti.

Geçen yıl, yaşlı annesinin durumu kötüleşince temin ettiği ve daha hava alanında patlayan bir uyduruk kimlikle maceralı bir şekilde Almanya’dan İstanbul’a dönmüştü. Bir yıldır oradan dönemiyordu. Şengen alanına girme engeli vardı. Avukatları uğraştı. Yeni kaldırmışlardı. O “annemin mezarını yapayım ondan sonra döneyim” diyordu. 1.yılında annesinin mezarını yapmak için köyüne gitmişti. Aniden hastalanıyor ve Dersim’den sonra Elazığ’da hastahaneye kaldırılıyor. Yoğun bakıma alınıyor ve bir hafta içinde onu zamansız kaybettik. Dün naaşı köyünde toprağa verildi. Dersim’in bozulmamış değerlerini taşıyan Hasan yoldaş Dersim toprağına karıştı. Gelecek nesillerin o değerleri taşıyacaklarına olan umudumuzla….  O’nu  hep özleyeceğiz…

Partizancılar olarak, başta Hasan yoldaşın kızı, oğulları, eşi, sevgili torunu ve yakınları olmak üzere, yoldaşları ve dostlarının acısını paylaşıyoruz. Onun devrimci samimiyetini ve anılarını mücadelemizde yaşatalım!!!

Partizancı/Özgür Gelecekçi arkadaşları….

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu