EmekGüncel

Kars’ta eylem: Savaşa, ranta, talana değil, emekçilere bütçe!

Kars'ta eylem gerçekleştiren Eğitim-Sen üyeleri, maaş bordrolarını yaktı

Kars: Kars Merkez’de eylem gerçekleştiren Eğitim-Sen üyeleri, basın açıklaması gerçekleştirerek maaş bordrolarını yaktı. Eylem Valilik Parkı’nda gerçekleştirilirken, eyleme Eğitim-Sen ve KESK üyeleri katıldı.

Eylemde basın metnini Kars Eğitim-Sen Başkanı Hakan Topçu okudu. Topçu, sözlerine, “Bin bir türlü zorluk içinde borçla harçla ayakta kalmaya çalışırken yeni yıla da gözlerimizi fahiş zamlarla açtık” sözleriyle başladı. TÜİK rakamlarının bile 19 yılın en yüksek enflasyonunu gösterdiğini vurgulayan Topçu şunları söyledi:

“Son bir haftadaki katmerli zamlar asgari ücrete yapılan %50,4 artışı bile çoktan eritti”

“Hem açlık hem de yoksulluk sınırı %55 arttı. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 4 bin TL’yi, yoksulluk sınırı 13 bin TL’yi, bekar bir çalışanın yaşam maliyeti 5 bin TL’yi aştı. Halkın cebinden alınıp piyasaya sürülen milyarca dolarla döviz kuru 3-4 puan düşürüldü. Buna rağmen yılın başında 7,40 TL olan dolar kuru 13 TL üzerinde kalmaya devam etti. Tükettiğimiz her şey döviz fiyatlarına göre artıyor. Üstelik kurdaki kısmi düşüşe rağmen başta akaryakıt ürünleri olmak üzere iğneden ipliğe zam sağanağı devam ediyor. Yeni yılın ilk dakikalarında elektriğe %50 ile %127 arasında (ortalama %80), doğalgaza %25, vergi, resim ve harçlara %36, köprü geçiş ücretlerine %25 zam yapıldı. Son bir haftadaki katmerli zamlar asgari ücrete yapılan %50,4 artışı bile çoktan eritti.”

Sözlerinin devamında 2022 yılına da zamlarla girildiğini ifade eden Topçu, “Yıllardır gerçek enflasyonu iliklerimize kadar yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz” dedi. Ancak maaşların TÜİK’in masa başında belirlediği rakamlara göre artırıldığını da sözlerine ekleyen Topçu şunları vurguladı:

“Maaşlarınızdaki erime yerini buharlaşmaya bıraktı, yoksulluğumuz arttı”

“Üstelik Ali Cengiz oyunları ile belirlenen bu rakamlara göre belirlenen enflasyon farkını almak için bile altı ay beklemek zorunda bırakıldık. Maaş artışlarımızı yaşadığımız hayat pahalılığını yansıtmayan, resmi enflasyon rakamlarına endeksleyen mutabakatlara hiç sıkılmadan “toplu sözleşme” dediler. ‘Yetkili’ sıfatı ile masaya oturanlar mangalda kül bırakmayan laflar ettiler. Ancak her seferinde ya maaş artışlarımızı TÜİK rakamlarına indirgeyen mutabakatlara imza koydular. Ya da danışıklı dövüş oyunları ile son sözü hükümete bırakan Hakem Kuruluna attılar. Talep ettikleri maaş artışı oranının üçte birine imza attıkları son mutabakatı bile “bütçeden hakkımızı, refahtan payımızı aldık” diyerek cilalamaktan geri durmadılar. Sonuçta fatura daha fazla yoksullaşma, daha fazla güvencesizleşme olarak hepimize kesildi. Maaşlarınızdaki erime yerini buharlaşmaya bıraktı. Yoksulluğumuz arttı.”

Topçu sözlerini söyle sonlandırdı:

“Gittikçe ağırlaşan koşullarda bırakalım altı ay sonrasını yarın nasıl bir ülkeye uyanacağımızı bilmiyoruz. Bu karanlık tabloda geçinemiyoruz, nefes alamıyoruz. Üstümüze çöken bu zifiri karanlıktan tek çıkış yolumuz hangi sendikanın üyesi olursak olalım yetkinin asıl sahipleri olarak bir araya gelmemizden ortak mücadeleyi yükseltmemizden geçiyor!”

Eylem, okunan basın metninin ardından maaş bordrolarının yakılmasıyla sonlandırıldı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu