GüncelKadın

9 Eylül Üniversitesi’nde taciz istifası

İzmir'de Dokuz Eylül Üniversitesi'nde bazı kız öğrencilere tacizde bulunulduğu iddiaları üzerine Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Daş istifa etti. Taciz ile suçlanan öğretim üyesi ise iddiaları hala komplo olarak değerlendiriyor.

H. Merkezi: Geçtiğimiz hafta 9 Eylül Üniversitesi’nden bir grup kadın öğrenci Profesör İbrahim Kaya isimli öğretim görevlisinin kadın öğrencilere tacizde bulunduğunu açıklamış, Kaya hakkında daha önce de 2005-2009 yılları arasında çalıştığı Dumlupınar Üniversitesi’nde de aynı gerekçeyle soruşturma açıldığını ve üzerinin kapatıldığını belirtmişlerdi.

Kadın öğrenciler ayrıca, İbrahim Kaya’nın ismini okuldaki tuvaletlere yazarak teşhir etmişlerdi. Bunun üzerine durumu fark eden Dekanlık, öğrencilerin yazdığı teşhir yazılarını silerek, tuvaleti öğrencilerin kullanımına kapatmıştı.

Bu olayların üzerinden bir hafta geçmişken, İbrahim Kaya’nın tacizinin üzerini kapattığı da iddia edilen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Daş’ın sağlık sorunlarını gerekçe göstererek görevinden istifa ettiği öğrenildi.

Profesörün tacizine uğradığını ifşa eden kadınlar ise, İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi’ne başvurarak dava açmaya hazırlanıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan İzmir Barosu  Genel Sekreteri Avukat Perihan Çağırışım Kayadelen başvurucu mağdur ile yaptıkları görüşme sonucunda birden fazla sayıda mağdur bulunduğunun ortaya çıktığını söyleyerek “Kişinin nüfuz sahibi bir insan olması mağdurlardan bir kısmının henüz okula devam ediyor olmaları sebebiyle, okulu bitirememe korkusu yaşamalarına sebep olmuş. Bu da bugüne kadar şikayetçi olma iradesine etki etmiş. Fakat bu konunun ortaya çıkmasıyla diğer mağdurlar da yaşadıklarını anlatmaya karar verdiler. Bu süreçte ne yapabileceğimiz, nasıl yanlarında olabileceğimiz konusunda hepsine bilgilendirme yaptık” dedi.

Hakkında taciz iddiasında bulunulan İ. Kaya ise, taciz iddiasına tüm “nüfuzlu” erkeklerin ezberlenmiş  sözleriyle yanıt verdi: “Bu hem insanlık onuruma hem akademik itibarıma yönelik linç girişimidir. Bu iftiralar, bu hakaretler için avukatım vasıtasıyla İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayetimizi yaptık. Dolayısıyla hukuki süreci başlattık. Ben bir öğretim üyesi, bir bilim insanı olarak bu mesele nedeniyle çok üzüldüm. Tamamıyla bir kumpasla, çirkin hakaret ve iftiralarla karşı karşıya bırakıldım. Bunun hesabını elbette hukuki yollardan soracağız. Bizim hiçbir çekincemiz yoktur. İftirada bulunan her kimse muhakkak gerçek kimliğiyle ortaya çıkmak ve mahkemeye vermek zorundadır. Böyle iftiralarla bir insanın hayatı karartılamaz. Bir insanın insanlık onuruna böyle saldırılamaz. Hukuk gerekeni muhakkak yapacaktır.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu