EmekGüncel

SÖYLEŞİ | İşçiler koronavirüs varken nasıl korunuyor?

"Çalıştığım yerde herhangi bir önlem alınmamaktadır. Patronlar ilk başta bu süreci sanki bir-iki gün içerisinde bitecekmiş gibi davranıp hafife almaktaydı."

Koronavirüs salgınının Türkiye’de ortaya çıkması itibariyle hükümet tarafından birçok “önlem paketi” açıklanmasına karşılık, işçi sınıfını içine alan bir önlem ortaya koyulabilmiş değil.

Birçok işçi salgın bahanesiyle ücretsiz izine çıkartılıyor, işten atılıyor ve salgına karşı korunmasız bir şekilde zorla çalıştırılıyor. Hukukçuların koronavirüs salgınının iş hukuku açısından “zorlayıcı sebep” olduğunu belirtmeleri ve fabrikalar ile diğer çalışma alanlarında acil önlem planı çıkartılmasını savunmasına karşılık iktidar ve sermayedarlar tarafından henüz bir adım atılmış değil.

Bununla birlikte Ankara’da koronavirüse karşı alınan tedbirlerin yeterli olmadığını belirterek kendilerini Maliye Bakanlığı’na zincirleyen Ankara Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası yöneticileri gözaltına alındı. Eskişehir Sarar Fabrikası’nda ise işçiler koronavirüse karşı önlem alınmaması üzerine iş durdurdu, ücretli izin istedi.

Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Park ve Bahçeler, İZSU ve farklı birimde çalışan işçiler koronavirüse dair önlem alınmadığı için iş durdurdu. İşten çıkarmaların devam ettiği, işçilere ücretsiz izin dayatmalarının yapıldığı ve hatta çalışma esnasında maske ve eldiven takılmasının yasaklandığı süreçte işçilerin çalışma şartlarının ne durumda olduğunu bir tekstil işçisine sorduk.

-Öncelikle çalıştığınız işyerinde salgın ile ilgili herhangi bir önlem alınıyor mu?

-Çalıştığım yerde herhangi bir önlem alınmamaktadır. Patronlar ilk başta bu süreci sanki bir-iki gün içerisinde bitecekmiş gibi davranıp hafife almaktaydı. Tabi bu salgının dünya genelinde ciddi bir boyuta ulaşıp Türkiye’de de ölümleri getirmesiyle birlikte onlar da ürkmeye başladı. Ancak yine de çalışma esnasında eldiven, maske, temizlik malzemesi gibi herhangi bir koruyucu ekipman verilmemektedir. Kendilerince tedbir geliştirerek işçileri ücretsiz izine çıkartmaya karar verdiler.

Biz de diyoruz ki bu salgının sorumlusu işçiler değildir. Dolayısıyla bunun yükünü tek başına işçilere yüklenmesi de doğru değildir. Devlet tarafından patronlara muhakkak destek paketi çıkacaktır. Tabi bu işçilere yansır mı bilemiyoruz. Talebimiz ücretli izindir. Patrona önerimiz ise ücretli izin sürecini çalışmaya başladığımız zaman ek mesailerle telafi etmektir.

Henüz çalışmaya devam etmekteyiz. Fakat önümüzdeki süreçte bunu talep edeceğiz.

-Peki  bir işten çıkarma durumunda herhangi bir güvenceniz varmı? İşçilerin sigortalı olma, işsizlik ödeneği alabilme durumu nedir?

-Sadece çalıştığı yerde 250 gün ve üstü primi olan sigortalı çalışanların işsizlik ödeneği alabilme durumu var. Ben sigortasız çalıştırılıyorum. Sadece ben değil tekstil atölyelerinde alt kademe dediğimiz çırak, ütücü, ortacı kesimin hepsi sigortasız çalıştırılmaktadır. Bir de bunun göçmen işçiler üzerinde de etkisi var.

Mesela bizim çalıştığımız yerin yarısı Suriyeli mültecilerden oluşuyor. Bu insanların hiçbirinin sigortası, sosyal güvencesi yok.

-Patron tarafından işçilere salgın bahanesiyle işten çıkarma gibi bir tehdit söz konusu mudur?

-Şimdilik benim çalıştığım yerde böyle bir durum yok. Patronun şu anki tavrı daha çok ücretsiz izine çıkartmaya yönelik. Tabi başka atölyelerde durum bizimkinden farklı.

-İş yerinde işçiler arasında sosyal mesafe uygulanabilir mi sizce?

-Atölye ortamında böyle bir şey söz konusu değildir. Bant usülü dediğimiz yani birbiri ardına dizilen makinelerde çalıştığımız için bu mesafe yarım metreyi geçmemektedir.

Çırak ile makineci arasındaki mesafe de böyledir. Araya mesafe koyarak çalışmak mümkün değildir. Akabinde paydos saatinde, yemek sırasında herkes birbiri ardına adeta istifleniyor. Yemek saatinin ikiye bölünmesi, işçilerin parça parça yemeğe çıkması gibi bir önlemler de alınmıyor. Bize sadece elimizi yıkamamız söyleniyor.

Patronun aldığı tek önlem bu! Ama aynı zamanda bize lavaboda fazla beklemememiz söyleniyor. Patron mesai saatinden bir dakika bile gidilmesine tahammül edemiyor. İşçilerin sakız çiğnemesine bile tahammül edemiyorlar. Kendilerince bilimsel tespitler yaparak, “Biz araştırdık virüs tuvaletteki pislikten, sakız çiğnemekten bulaşıyor, tuvalette oyalanmayın, sakız çiğnemeyin” diyorlar.

Özetle çalıştığımız ortam önlem alınmaya müsait bir ortam değildir. Tek çözüm ücretli izine çıkarılmamızdır.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu