Makaleler

Sentez: Patriotlar Türkiye’ye kuruldu!

Patriotlar Türkiye’ye kuruldu!

KILIÇLAR ÇEKİLDİ, KILIÇLARI KUŞANALIM!

Kuzey Afrika’da başlayan “Arap Baharı” Ortadoğu’da uzun süredir yeni güç dengeleri oluşturma fırsatlarını yarattı. Çürümüş, kokuşmuş gerici siyasal rejimlerin sembolik simaları ve unsurları ezilenlerin öfke ve hıncından kendilerini kurtaramayarak sahnedeki yerlerini terk ettiler. Tabii ezilenlerin değişim isteyen haklı ve meşru mücadelesi yeni siyasal ve toplumsal koşulları doğururken, ezilenlerin lehine olacak yeni siyasal rejimler doğurmadı. Çürümüş rejimler ve egemenler çürümüşlüklerini sembolleşmiş figürlere mal ederek, yeni biçimlerle ve yeni gerici siyasal ittifaklar yaratarak egemenliklerini sürdürmeye devam ettiler. Ancak çalkantı, karmaşa ve değişim talebi süreci henüz sonlanmış ya da durağanlaşmış görünmüyor. Tunus, Libya, Mısır gibi ülkelerde siyasal ve toplumsal çatışma süreci hala hız kesmeden devam ediyor.

Bunun yanında özellikle Suriye’yi de “Arap Baharı” halkasına ekleyerek Ortadoğu’da geniş sınırlara bu değişim sürecini yayma hesapları ve çabaları da devam ediyor. Suriye eksenli yürüyen bu çaba adeta bir tırmalama haline dönüşmüş durumda. Zira “domino” teorisinin gerçekleşmesi açısından Suriye’de en azından mevcut rejimin sembollerinin yıkılmış olması elzemdir. Ancak üzerinden iki yıl gibi bir süre geçmesine ve binlerce insanın ölmesine rağmen henüz bu noktada dişe dokunur bir değişim ve sonuç elde edilmiş değildir.

Suriye meselesi, sadece Suriye sınırları içinde bir mesele değildir. Bugün Suriye, Ortadoğu’da güç dengelerinin nasıl kurulacağının, hangi istikamette yol alacağının da sembolü olmuştur. Suriye meselesi, Ortadoğu’daki yerel güçlerin konumlanışını ve etki gücünü de, bölgenin haritasının nasıl çizilip şekilleneceğini de, emperyalist güç odaklarının hegemonyalarının tesisinin koşullarını da etkileyecek bir konumdadır. Zira oyunlar bunun üzerinde kurulmakta, dengeler buradaki gelişmeler ekseninde belirlenmektedir.

Bu yüzdendir ki Libya, Tunus ve Mısır’da ortaya çıkan güçlü sonuçlar Suriye’de henüz çıkmamaktadır. Tabir uygunsa henüz olgunlaşmamış meyve bir kısım emperyalistin ve onların yerli uşak devletlerinin yapay müdahaleleriyle koparılmaya çalışılmıştır. Ancak ne Suriye içindeki toplumsal koşullar ne de uluslararası dengeler Suriye’de bir değişimin açık niyetler beyan edilmiş ve deşifre olmuş bu koşullarda oluşmadığını göstermiştir. Ki Suriye toplumunun iç dengeleri dış hesaplara bu denli bağlı bir değişimi şu noktada hazmetmeye pek de müsait gözükmemektedir. Zira bundan sonraki gelişmeler ve değişmeler hangi istikamette ilerlerse ilerlesin ülkedeki siyasal ve toplumsal kargaşa kolay durulmayacaktır. Kanlı hesaplaşmalar ve mücadeleler birbirini tetikleyecektir. Bu sürecin pek de hayra yorulacak bir yanı olmadığı açıktır. Öyle ki bölgesel savaş ve çatışma tamtamları çalınmaktadır. Bu hazırlık ve çağrılar ne denli böylesi bir savaşa girişmeyi getirir verili uluslararası dengelerde kestirmek zordur. Zira emperyalist güçler de dahil bir bütün gerici güçler yoğurdu üfleyerek yiyecek kadar temkinli ve deneyimlidir.

 

Pandoranın kutusu açılıyor…

Bölgesel çatışma ve savaş pandoranın kutusunun açılması demektir. Büyük kazançlar kadar büyük kayıplarda hesaba katılmak zorundadır. Ki bütün gerici güçler tarihsel deneyimlerine ve ortak hafızalarına başvurarak bunu hesaplamaktadırlar.

Ancak bu tutum pandoranın kutusunun açılmasının engeli değildir. Zira sürecin akışı ve emperyalizm çağının karakteri ihtiyat ve temkinliliğe galebe çalacak güçlü yasalara sahiptir. Zira niyetlerin ötesinde bir durum söz konusudur. Siyasal gelişmeler ve çıkarlar esas noktadır. Hesapları ve düşünceleri çıkarlar belirler. Savaş durumu da çıkarlara hizmet ettiği noktada kaçınılmaz durum oluşur. Hazırlıklarda buna endeksli yapılmaktadır.

Bölgesel hesapların bir odağı da Türkiye’dir. Adeta kendisini koçbaşı olma misyonuyla donatmış, bu bağlamda kabiliyet ve yeteneklerini son sınırına kadar geliştirmeye çalışan bir konumlanış içindedir. Türk egemen sınıflarının Ortadoğu’da üstlendiği bir rol vardır. Büyük Ortadoğu Projesi’nin selametinden ve icrasından büyük çıkarlar beklemektedirler. Suriye bu noktada onların rollerini ne denli oynayacakları ve etkin bir güç olmayı ne kadar başaracaklarını gösterecektir. Zira Suriye, Ortadoğu, ya onlar açısından açılmanın birinci dereceden kapısıdır. Bunca heves ve istek ve de iştah bundan kaynaklanmaktadır.

Suriye rejiminin bir an önce yıkılması için ellerinden geleni ardına koymamaktadırlar. Öyle ki emperyalist efendilerinden bu konuda yeterli destek alamamaktan şikâyetçilerdirler. Bunu her fırsatta dillendirmekte ve bulundukları bütün gerici uluslararası kurumlarda canla başla bunun mücadelesini vermektedirler.

 

Patriotlar geldi

Uzun süredir Suriye’ye yönelik stratejik düzeydeki hesapları için NATO ve BM’yi göreve çağırmaktan arsızca vazgeçmemişlerdir. İlk adımları da ortak bir kısım emperyalistin gerici ve saldırgan kurumu NATO ile birlikte adım atmışlardır. Patriot füze savunma sistemleri ilk etapta Suriye sınırına yakın noktalara konumlandırılmıştır. Maraş ve Adana’da NATO’ya bağlı olarak gönderilen sistemler nihayet kurulmuştur. Hollanda ve Almanya’nın gönderdiği sistemlere ek olarak ABD’ye bağlı yeni sistemler dahil edilerek kapsamının genişletilmesi planlanmaktadır. Patriot sisteminin konuşlandırılacağı illerin dahi bizzat NATO tarafından belirlenmesi TC’nin bu noktada bile ne kadar zavallı bir uşak olduğunun basit bir göstergesidir.

Ancak nihayetinden bu adımın oldukça ciddi bir anlamı vardır. Açıktan ve somut bir kararla bölgede ilk ciddi silahlanma adımı olarak görülmelidir bu. Bu neviden adımlar özellikle sembolik açıdan çok önemlidir. Arka planda zaten yürüyen bir hazırlığın “uluslararası toplum” (emperyalist güçler anlayın) zırvalıklarıyla meşrulaştırılması ve artık kartların yavaş yavaş açılmaya başlanmasına işarettir. Bu açıdan bir eğilim ve yönelimin kararlaşma ve hızlanması anlamına gelmektedir.

Ki bu adıma Rusya emperyalistlerinden tepki gecikmemiştir. Böylesi bir adımın bölgede silahlanmaya hız vereceği yönlü “endişeler” dillendirilmiş ve zaman kaybetmeksizin bunun bir göstergesi sayılsın diye Akdeniz’de 10 günlük bir askeri tatbikat başlatmıştır. Bu yaklaşımın kodlarını uzun uzadıya düşünüp deşifre etmeye gerek yok sanırız. Zira yaşanan süreç adı konmamış bir savaşa hazırlık evresinin yaşandığı ve buna bizzat Rusya’nın da eşlik edeceğinin ilanıdır. Bölgede silahlanmayı artıracak adım demek bölgedeki diğer cephenin de konvansiyonel tarzda ve çeşitli ittifaklara dayanarak silahlanacağı manasına gelmektedir.

Türk egemenleri bu gelişmelerden oldukça memnun gözükmektedir. Hatta Suriye’ye ömür biçmeye dahi başlamışlardır. Esat’ın zamanın azaldığını gerekirse bu zamanı daha da kısaltacak özel adımların kendi gündemlerinde olduğunu da açık açık ifade etmektedirler. “Savaşın barış için gerekli olduğu” gibi oldukça tanıdık ve “ikna edici” argümanlar dahi gerici ve saldırgan emeller için kullanılmaktadır. Hem de silahlı mücadelelerin devrinin bittiği masalı bir yandan anlatılırken.

Patriotlar olası hava saldırılarına karşı sadece bir savunma aracı şeklindeki yaklaşım, bir savaş hazırlığının kodlamasıdır. Bu hazırlık bu sonucu doğurur mu süreç gösterecektir. Ancak bu somut adımın bir askeri saldırganlık ve emperyalist politikanın sembolü olduğu unutulmamalıdır. Mesele patriot sisteminin kendisiyle sınırlı değildir. Mesele bu “masum savunma hamlesinin” gerçek şifrelerindedir. Bu da açıktan topluma kanıksatılarak, onlara dayatılarak bir hazırlık evresinin işletilmesine hız verilmesidir.

Öte yandan patriotların Türkiye halkını olası bir saldırıdan koruyacağı da külliyen yalandır. Putin’in deyimiyle “modası geçmiş bu savunma teçhizatı”nın konumlandırıldıkları yer itibariyle amaçlananın Adana’daki Amerikan İncirlik Üssü olduğu açıktır.

Çeşitli emperyalist bloklar ve onların uyduları kılıçlarını çekmiştir. Ezilen toplumsal kesimlerinde kılıçlarını çekmesi ve bu hazırlığa karşı donatılması oldukça önemlidir. Halkın kılıçları donanmasını sağlamak siyasal, ideolojik ve kuşkusuz örgütsel bir görev bilinciyle donanmayı gerektirir. Bu görevi iddialı bir şekilde yerine getirelim.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu