Emek

“Verilen sözler tutulsun, taşeron çalışma yasaklansın!”

H. Merkezi: İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi taşeron işçileri bugün seçim öncesi verilen sözleri hatırlatarak, “Şimdi seçimden önce verilen sözlerin yerine getirilme zamanı. Taşeron çalışma yasaklansın tüm işçiler kadroya alınsın. İşçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri alınsın” dedi.

Ter Kokuyorsunuz, Hep Aynı Şeyleri Giyiyorsunuz”

Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi taşeron işçilerinin 12.30’da Monoblok Binası önünde düzenledikleri basın açıklamasında konuşan taşeron sağlık emekçisi Cemal Bilgin konuşmasında “Bir üniversite hastanesinde taşeron olarak çalışmak utanç verici. Biz bu hastanedeki en ağır işleri yapan, en fazla hor görülen, aşağılanan işçileriz. Bize amirlerimiz, yöneticiler ‘Sen ter kokuyorsun, bari bir parfüm alıp kullan da ter kokunu duymayalım’ diyor. Bize amirlerimiz yöneticilerim ‘Şu haline bak hep aynı elbiseleri giyiyorsun, doğru düzgün giyinsene’ diyebiliyor. Evet, bizler ter kokuyoruz. Evet, bizler hep aynı elbiseleri giyiyoruz ve elbiselerimiz pek de düzgün değil. Ama neden? Biz ter kokuyoruz doğru, çünkü sabahtan akşama kadar verdiğiniz işçileri yetiştirmeye çalışıyoruz. İşçi insanın ter kokması kadar doğal ne var. Biz bundan utanç duymadık, duymayız da. Haa elbiselerimiz hep aynı doğru, ama siz bize kaç lira maaş veriyorsunuz. Biz yarın ne giyeceğimizi değil, yarın çocuklarımıza yiyecek bir şey götürüp götüremeyeceğimizi düşünüyoruz” dedi.

Eyleme Suruç’ta yaşanan bombalı saldırıda ağır yaralanan ve Çapa’da tedavi gören Çağla Seven, Prof. Dr. Zeki Kılıçarslan, Dr. Çoşkun Canıvar, SES Aksaray Şubesi üyeleri, Cerrahpaşa, Yedikule ve Haseki Hastanesi’nden işçiler de katıldı.

Basın açıklamasını okuyan Taş-İş-Der Başkan Yardımcısı Güneş Cengiz, “1 Kasım öncesi siyasi partiler asgari ücret ve taşeron işçilerin kadroya alınması konusunda vaatlerde buldular. 14 yıldır hükümet olan AKP 1300 TL asgari ücret ve taşeron işçilere kadro sözü verdi. AKP hükümetinden seçim vaatlerini yerine getirmesini bekliyoruz” dedi.

Hükümet yetkililerinin kadro çalışmalarıyla ilgili olarak ‘asıl iş’ yardımcı iş’ ayrımı yapılacağını ve asıl işte çalışanların kadroya alınacağı şeklinde açıklamalarda bulunduklarına işaret eden Cengiz, “Kamuda yapılan işlerin tamamı asıl iştir ve burada çalışan taşeron işçilerin tamamının kadroya alınmaları gerekir” dedi.

Her zaman olduğu gibi yine işçileri bölüp parçalamaya çalıştıklarını ifade eden Cengiz “Biz kurulduğumuz günden beri kadro mücadelesini yılmadan sürdürüyoruz. Eğer bugün bu kadro söylemleri varsa, hep birlikte yıllardır verdiğimiz mücadelenin sonucudur. Kadromuzu alıncaya kadar da yılmadan mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

“Asgari ücret 1300 TL olacak” söylemlerini ve seçim sonrasında hemen “Komisyona sunarız” ifadelerini hatırlatan Cengiz, “Milletvekillerimizden, kendilerine 2 senelik çalışma sonrasında kıyak emeklilik ve 30.00 TL’lik maaşları için verdikleri çabayı 1300 TL’lik asgari ücret için de vermelerini bekliyoruz” dedi.

Cengiz 2016 yılında alacakları maaşların, ihalelerin 2015 yılında yapılmış olması nedeniyle, asgari ücretin 1300 TL olması halinde, taşeron işçilere 2015 yılındaki ücret üzerinden maaş verileceğinden her bir işçinin ortalama 400 TL kaybının olacağına dikkat çekerek bu haksız uygulamanın bir an önce değiştirilmesi gerektiğini, hem hukuki hem de bireysel olarak bu yöndeki mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

Cengiz sözlerini “Bizler kölelik düzeni olan taşeron çalışmanın kaldırılmasını, adımızın taşeron soyadımızın köle olmasını istemiyoruz. Çocuklarımızın da bu çalışma düzeninde yaşamaması için durmadan, yılmadan, bulduğumuz her olanağı kullanarak mücadele veriyoruz. Kadrolu oluncaya kadar, insanca yaşayacağımız koşulları sağlayıncaya kadar mücadelemiz sürecektir” diyerek bitirdi.

DSCN7223Dr. Zeki Kılıçarslan ve Dr. Coşkun Canıvar’da kısa konuşmalarla taşeron işçilerin çalışma koşullarına dikkat çekerek verilen sözlerin tutulması yönünde sağlık emekçilerine destek verdi.

Gasp Edilen Ücretlerini İsteyen İşçilere Dava Açıldı

Çapa Hastanesi taşeron işçileri geçtiğimiz aylarda, maaşlarından yapılan kesintilerin ödenmesi ve işçi sağlığı iş güvenliği önlemlerinin alınması için hastanede yaptıkları iş bırakma eylemleri yapmışlardı.

İstanbul Valiliği ve İçişleri Bakanlığı talimatıyla, haklarında “sendikal alana müdahale ederek provokasyon yaratmak”, “yasadışı eylem yapmak”, “çalışanları hizmeti durdurmaya teşvik” gerekçeleriyle dava açıldığını belirterek 24 Kasım 2015 Salı günü Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde 64. İş Mahkemesi’nde saat 10’da yapılacak duruşmaya tüm emek dostlarını desteğe beklediklerini belirterek eylemi sonlandırdılar.

                                                                                                     

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu