Amed: Kürt halkının destansı direnişi 15 Eylül’de başladı ve 4 ay süren direnişten sonra şimdi Kobanê kent merkezi temizlendi… Kobanê’nin haberlerini alan halk hiç vakit kaybetmeden alanlara çıkmaya başladı. 7’den70’e toplanan halk, kazanılan zaferin coşkusunu yaşıyordu, çünkü bu zafer bizim hepimizin.
Özellikle de Amed halkı hiç uyumadan zaferini kutladı. Esnaflar kepenklerini kapattı, Amed’de bulunan cafelerde zafer türküleri çaldı. Gece boyu sokaklarda zılgıtlar, marşlar susmadı, gece atılan havai fişekler şehri aydınlattı. Coşku o kadar büyük ve etkileyici ki düşman, uzaktan yakında başına gelecekleri düşünmüş olacaktı ki anlamsız bakıyordu etrafa.
Kürt halkı uzun yıllardır bedeller ödedi acılar çekti ve şimdi yaşadığı büyük zaferle inancına inanç katarak yoluna devam ediyor. Bizler daha çok zaferlere şahit olacağız. Gidenlerimizden aldığımız güçle inançla mücadelemizi büyütmeye devam ederek daha güzel günlerde daha büyük zafer zılgıtlarına şahit olacağız.
Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!
Bu aşamaya kadar neler yaşadığımızı bir düşünürsek eğer; Eylül ayında gece geç saatlerde başlayan saldırılarda YPG/YPJ güçleri, Kobanê bölgesindeki yüzlerce köyde yaşayan insanları, korumak amacıyla koridorlar oluşturarak şehir dışına çıkarmaya başladı. YPG güç dengesinin farkındaydı ve savaş alanını daraltmayı amaçlıyordu ve bu yüzden, DAİŞ’i merkeze çekmeye başladı.
Kent, boşaltılmaya başlandıktan sonra Kürtlerin Serxet dedikleri T. Kürdistanı’ndaki halk Kobanêlileri karşılamaya başladı. Kobanê’den göç eden 116 bin kişiden sadece 10 bin civarında insan AFAD kamplarına yerleşebildi. AKP hükümetinin sürekli dillendirdiği “200 bin kişiyi besliyoruz” masalının sözde olduğunu anlamış olduk.
Aslında AKP’nin tasarladığı hesap basit, nasıl mı?
DAİŞ, Kobanê’yi düşürecek, AKP Rojava’ya ölümcül bir darbe vurmuş olacak ve böylelikle Rojava’da kaybeden Kürt hareketini bir şekilde zayıflatmış olacak. Kobanê’yi düşüren AKP, oradan gelen halkı korumuş gibi yapacaktı.
AKP yaptığı hesaptan çok emin olacak ki; “Kobanê düştü, düşecek” dediler. Bunu diyerek aslında büyük bir hata yaptılar çünkü Kürtler buna boyun eğmediler ve Kürdistan’da Kobanê Serhildanı başladı. Bütün Türkiye ve Kürdistan’ı etkisi altına almaya başlamıştı. En çok Kürdistan’da serhildan döneminde ortaya polisle beraber çıkan Hizbulşeytanlar özellikle Amed’de birçok insanı katletti.
DAİŞ’e karşı insanlık mücadelesi veren Kobanê’ye koridor açılması için TC’ye yapılan toplumsal baskı sonucunda 200 peşmergenin geçişine izin verildi.
1 Kasım’da dünya çapında Kobanê için yapılan eylemler, Kobanê’deki direnişin kazanımlarıdır. Kobanê sadece kendisi için değil, insanlık değerleri için direndi ve dünyaya DAİŞ’ın yenilebileceğini yavaş yavaş gösterdi.
Kısaca; Kobanê direnişi askeri zaferden önce insanlığın zafere adımıydı bu. Sonuç olarak hala bir bütün Kobanê bölgesinde ve genel olarak Rojava’da henüz savaş bitmiş değildir. Bu savaş devam edecektir. Kantonun her üç cephesinde yüzlerce köy kurtarılmayı bekliyor. Bu köyler özgürleşecek ve halk tekrar geri dönüp evini, barkını kuracak.
Hatırlamamız gereken bir nokta var, DAİŞ; Rakka, Cerablüs ve Tel Abyad’ta bulunduğu sürede Kobanê ve diğer kantonlar için tehlike devam edecek. Ancak Kobanê’de yenilmiş olan DAİŞ’i özellikle Tel Abyad ve akabinde Rakka’da kötü günler beklemektedir.
Şimdi bizlere büyük görevler düşüyor. Birbirimize daha fazla kenetlenip devrimin inşa süresinde hep beraber olmalıyız. İşte bu yüzden, bu daha başlangıç mücadeleye devam.
