Güncel

Grup Yorum üzerindeki hukuksuzluklara son verilsin

Açlık Grevlerini İzleme Heyeti’nden SAG direnişindeki tutsak Grup Yorum üyeleri için basın açıklaması: Hukuksuzluklara son verilerek talepler yerine getirilmeli

İstanbul: Tutsak Grup Yorum üyelerinin Süresiz Açlık Grevi(SAG) direnişleri 150 günü geride bıraktı. 5 tutsak üyenin, Grup Yorum üzerindeki baskılara, hukuksuz tutuklamalara ve İdil Kültür Merkezi’ne yönelik polis ablukalarına karşı başlattığı direniş devam ediyor. Bugün ise İnsan Hakları Derneği(İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı(TİHV), İstanbul Tabip Odası(İTO) ve Sağlık Emekçileri Sendikası’ndan(SES) oluşan ‘Açlık Grevlerini İzleme Heyeti’ Grup Yorum’la yaptıkları görüşme sonuçlarını İHD İstanbul Şubesi’nde yaptıkları basın açıklamasıyla kamuoyuyla paylaştılar.

150 günü aşmış olan grev sonucu üyelerin ciddi kilo kaybı yaşadığı bilgisini paylaşan heyet, yetkililere bir an önce adım atılması çağrısı yaptı.

Açıklamada ilk olarak İHD İstanbul Şubesi adına Gülseren Yoleri konuştu. Yoleri heyetin 13 Kasım günü üyelerin tutsak olduğu Silivri Hapishanesi’ni ziyaret ettiklerini belirtti. Üyelerin tüm baskı ve hukuksuzluklara karşı bu direnişi başlattıklarını vurgulayan Yoleri şunları ifade etti;

“Bu baskıyı protesto eden Grup Yorum üyeleri yapılan görüşmelerde; kendilerine yönelik gözaltı ve tutuklamaların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, gizli tanık ifadesi ve dosyalara konulan gizlilik kararları ile haklarındaki suçlamaları dahi aylar sonra öğrenebildiklerini, avukat seçme haklarının kısıtlandığını,  aylarca duruşmaya çıkarılmadan bekletildiklerini, adil yargılanma haklarının her aşamada ihlal edildiğini, çalışma mekanlarının basılarak üretimlerine zarar verildiğini, arama ve gözaltına alma işlemleri sırasında şiddet ve işkenceye maruz kaldıklarını, hapishanede tutuldukları süre içerisinde sürekli baskı gördüklerini, keyfi olarak mektuplarına el konulduğunu, gelen mektupların verilmediğini, avukatlara gönderilen mektuplara dahi sakıncalı denilerek el konulduğunu, yaşanan sorunları çözecek yetkililere ulaşma imkanlarının ellerinden alındığını, yetkililere seslerini duyurabilmek için slogan atmak, açlık grevi ve benzeri eylemler yapmak durumunda kaldıklarını, bu kere de bu eylemleri nedeniyle hücre cezası, iletişim cezası, görüş yasağı, faaliyetlerden men gibi disiplin cezalarına maruz bırakıldıklarını, açlık grevine başlamaları nedeniyle baskıya maruz kaldıklarını, disiplin cezası verildiğini,  8 Ağustos ve 15 Ağustos tarihlerinde yapılan açık görüşler sırasında zorla müdahale edecekleri yönünde tehdit edildiklerini, buna tepki göstermeleri nedeniyle darp edildiklerini,  hiçbir karar olmadığı halde açlık grevine başladıkları günden bu yana sohbet haklarından yararlandırılmadıklarını, kendilerine uygulanan tecrit ve baskının bu cezalar ve keyfi uygulamalar nedeni ile daha da ağırlaştığını ifade etmiş ve içerde ya da dışarıda Grup Yorum’a yönelik hukuka aykırı uygulamalar son bulana kadar açlık grevini sürdüreceklerini açıklamışlardır.

Görüşmenin devamında, Grup Yorum üyelerinin hastaneye sevkleri sırasında cezaevinde verilen kimliğin takılması zorunluluğu ve çift kelepçe uygulaması nedeniyle sorunlar yaşandıklarını aktaran Yoleri, “Bu uygulamayı protesto ettiklerini hastaneye götürülmediklerini belirttiler. Açlık grevi süresince sağlık durumlarının bağımsız bir hekim heyeti tarafından izlenmesini talep ettiklerini, ancak bu talebin reddedildiğini, bu talep ve sorunların takibi bakımından Tabip Odası ve İnsan Hakları Derneği’ne başvurularının olduğunu, yaşadıkları sorunlara ve çalışmalarını keyfi olarak yasaklanmasına karşı kamuoyunun duyarlılık göstermesini umduklarını sözlerine eklemişlerdir”

“En az 20 kilo verdiler”

Açlık grevi nedeniyle kilo kaybı, ağız içi yaraları, yorgunluk, zaman zaman baş ağrısı, halsizlik, az uyku, soğuğa aşırı duyarlılık gibi şikayetlerin ortaya çıktığını söyleyen Yoleri, açlık grevinde olan Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek, Barış Yüksel ve Ali Aracı hakkında yaşadıkları sağlık sorunları hakkında bilgileri paylaştı.

“Açlık Grevlerini İzleme Heyeti olarak;  hapishanelerde yaşanan can alıcı sorunlardan,  bu sorunlara çözüm üretilmemesinden kaygı duymaktayız” diyen Yoleri, “Tutukluların yetkililere sesini duyurabilmek için başvurdukları bu yöntemlerin yaygınlaşması endişelerini paylaşıyoruz. Seslerini duyabilmek için yapılan bu eylemlerin çözüm bulunması gerekir. Yaşam hakkını ve insanlık onurunu savunanlar olarak ölümler olmadan bir an önce yetkilileri sorunun çözüme kavuşturulması gerekir. Tutukluların bağımsız sağlık heyetleri tarafından takip edilme taleplerinin yerine getirilmesi, hastane sevkleri sırasında kart takılması ve kelepçe dayatması gibi insanlık onuruna ve İstanbul Protokolüne aykırı eylemlere son verme konusunda çağrıda bulunuyoruz” şeklinde konuştu.

Yoleri’nin ardından TİHV, İTO ve SES adına yapılan konuşmalarda da Grup Yorum üyelerinin tutsaklık süreleri boyunca işkenceye maruz kaldıklarını, bağımsız bir hekim tarafından kontrol edilemedikleri vurgulanarak bunlara yönelik yapılan başvuruların da sonuçsuz kaldığı vurgulandı. Bu baskı, hukuksuzluk ve işkenceye karşı kamuoyu duyarlı olmaya çağrıldı.

“Çocuklarımızı terörize ederek onları yalnız bıraktılar”

Ardından söz alan Grup Yorum üyesi Barış Yüksel’in annesi Zuhal Yüksel, oğlunun yaptığı sanat çalışmalarını terörize ederek, tutukladıklarını vurguladı. Yüksel, “Yaptıkları eleştirel bir tavırdır. Bu tutuklamalarına gerekçe olamaz. 700 bine varan konserler düzenlediler. Çocuklarımızı terörle özdeşleştirip, yalnız bıraktılar. Onlara toplum olarak sahip çıkmamız lazım. Herkesi duyarlı olmaya davet ediyorum” diye konuştu.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu