GüncelManşet

“Kurtarılmayı bekleyen kadınlar değiliz, olmayacağız”

H. Merkezi: DAİŞ çetelerinin önemli ikmal yollarından olan Hol kasabasına yönelik operasyona katılanlar arasında Enternasyonalist Özgürlük Taburu’ndan kadın savaşçılar da yer aldı.

Başarıyla sonuçlanan operasyona katılan kadın savaşçılar Sefagül Aslan, Polen Cebo ve Ezgi Arin, ETHA’ya konuştu. Haberin tam hali şu şekilde:

Aslan: “Kadın düşmanlarına ağır bir darbe oldu”

Enternasyonalist savaşçılardan Sefagül Aslan, Hol’un Rojava devrimi açısından alınması zorunlu önemli DAİŞ merkezlerinden biri olduğunu hatırlattı, “Kazanılması zorunlu bir hamle ve çok katkısı olan değerli bir deneyimdi. Kadınlar olarak böyle bir hamlede var olmak hem geliştirici hem de güçlendirici oldu” dedi.

Aslan, DAİŞ’e karşı savaşta önemli bir role sahip olduklarını vurgulayarak “Kadınlar olarak bu hamlede bulunmamız bütün kadın düşmanlarına vurduğumuz bir darbe oldu. Bir YPJ savaşçısının Hol’de DAİŞ’e ait ve kadına nasıl giyinmesi gerektiğini vaaz eden reklam panosunu kırdığı bir fotoğraf vardı. O fotoğraf bizim bu savaştaki rolümüzü çok güzel özetliyor” diye konuştu.

Kadınların, bütün dünyada bir korku faktörü haline gelmiş çetelere karşı savaştığını hatırlatan Aslan, şunları söyledi: “Dünyaya korku salan bu çetelere karşı savaş, yenilmez zannedilen bir gücü yenilgiye uğratmak boynumuzun borcuydu. Çünkü kadınlar, her masalda kurtarıcısını bekleyen pozisyonda kaldı. Adı hep küfürlerde geçti. Biz artık kadının adının zaferlerle anılmasını istiyoruz. Bu destanda yerimizi böyle alacağız. Masallardaki gibi sürekli kurtarılmayı bekleyen kadınlar değiliz, olmayacağız.”

Cebo: “İki katliamın hesabını sormak için hamleye katıldım”

Hamleye özellikle katılmak istediğinin altını çizen Polen Cebo ise, hem Suruç hem de Ankara katliamlarının hesabını sormak için hamlede bulunduğunu belirtti. Savaşın çok erkek bir alan olduğu söyleyen Cebo, şunları söyledi: “İki defa direnmek, kendini iki defa ispat etmek zorunda kalıyorsun. O sebeple savaş süreçleri kadınlar için daha zorlu geçiyor. Ama bu eşikler aşılıp özgüven geliştikten sonra kadınlar bu alanda kendilerini daha rahat var ediyor. Sabah ayazında battaniyesiz nöbet tutmak, ağır çantalarla operasyonlara katılmak, odun kırmaya kadar birçok işte kadınların erkeklere kıyasla daha sakin, kararlı, iş bitirici olduğunu gördük. Kadınlar savaşın her alanında çok direngendi. Bacağından vurulan bir kadın komutanımızın pansuman bile yaptırmadan savaşa devam ettiğine tanıklık ettim. Savaş kararlılığına sahip kadın yoldaşları görmek, bizi de motive ediyordu.”

Savaş alanlarında da zaman zaman erk tavırlarla karşılaştıklarını belirten Polen Cebo, buna karşı etkili eleştiri mekanizmaları kurduklarını söyledi. Cebo, “Erkek yoldaşlarımızla hem savaş esnasında hem de beklerken günlük yaşamda zaman zaman sıkıntılar yaşıyorduk. Fakat bunlarla mücadele edecek mekanizmaları oluşturduğumuz için çözmek çok zor olmuyordu. Yaptığımız eleştiriler karşılık buluyordu” dedi.

rojava“Bu zafer cins bilincinin zaferi”

Enternasyonalist kadın savaşçı Ezgi Arin ise DAİŞ’le mücadelenin kadın mücadelesinin bir parçası olduğuna dikkat çekti. Arin, “Bu savaşın içerisinde hiçbir politik kimliğim olmasaydı, sadece kadın olarak da yine yer yer alırdım. Her kadın kendi gücünün ve kadın kimliğinin bilincinde ise bu savaşın bir parçası olması gerekir. Bu zafer cins bilincinin zaferidir aynı zamanda” şeklinde konuştu.

Kadınların savaşın her alanında yer aldığını belirten Arin, ağır silah kullanımından komutanlığa kadar her görevi yerine getirdiklerini aktardı.

Arin, bu durumun başka bir düzey ifade ettiğini belirterek, “Kadınların savaşın her alanında yer alması bir şeyi daha ispat etti sanırım. ‘Kadınlar yapamaz’ denilen her yerde kadının var olabildiğini gösterdik. ‘Kadınlar savaşta yapamaz’ algısı Rojava savunmasında, Kobane’de, Şengal’de daha önce kırılmıştı, Hol hamlesi ile üzerine perçin vurmuş olduk” dedi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu