Güncel

Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias’a birkaç sorum olacak, “sayın bakan”…

Faşistliğini her fırsatta kanıtlamaktan geri durmayan TC devleti bunları yaptığında esip gürlemesi kolay ama “demokrasi” maskesiyle NATO Zirveleri’nde gezinen sizler kendi sınırları içerisinde olduğunda insan onuru ve özgürlüğü ile oynayabileceğinizi mi düşünüyorsunuz? Kusura bakmayın ama ne o devrimcinin yoldaşları ne de dünya halklarının devrimcileri, demokratları, yurtseverleri buna izin verecek! Göreceksiniz, “Turgut Kaya’yı sokağın gücüyle alacağız!”

Yunanistan ile TC devletinin arası bugünlerde epey gergin görünüyor malum. Bir tarafta iki Yunan askeri rehin Türk devleti hapishanelerinde… Diğer tarafta Yunanistan 15 Temmuz’dan kaynaklı yargılanan Türk subaylara peşi sıra oturum izni veriyor.

Yunanistan Rus diplomatları, “casuslukla” suçlayarak sınır dışı ediyor ve bu Rusya dışında Türkiye ile arasındaki gerginliği tırmandırıyor ama diğer yandan ABD, Yunanistan’a destek açıklamaları yapıyor.

Yine bir eski Yunan bakanın “iki Yunan askeri” gerekçesiyle Erdoğan’ın başkanlık kutlamalarına katılmasına ateş püskürüyor Syrizalı Tsipras ama diğer yandan 24 Haziran’da Erdoğan’ı kutlayarak dün başlayan NATO görüşmelerinde özel bir görüşme talep ediyor ondan. Bugün de 1 saat 45 dakika süren ve basına kapalı gerçekleşen bir toplantı düzenliyor.

Ve rehine siyaseti ve mülteciler üzerinden pazarlıklar her iki devletin giderek daha ortak noktası haline geliyor.

Yunan bakandan inciler

Tüm bunlar olurken burjuva medya organlarına haberler düşmeye başlıyor. “NATO Zirvesi’nde bütün planı İki Yunan askerini gündeme getirerek Ankara’ya baskı kurmak olan Yunanistan”, diyorlar, “bu isteğini elde edemeyip etkili olamayınca bu kez Alman basınına konuştu!”

(Son dönemde Yunanistan ile ilgili yapılan haberlerle “daimi düşman Yunan”a yeniden bir diş bileme hali gündemleştiriliyor, bu çok açık. Bunun en somut örneği için bakınız: Sözcü, Yeni Akit… Ancak konumuz bu değil.)

Alman basını dedikleri Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung muhabiri Michael Martens imzalı haber. Röportajı veren ise Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias.

Ne diyor bakan?

“Özgürlük ve insan hayatı kavramları Türkiye ve Yunanistan’da aynı öneme sahip değil!”

“Biz hiçbir zaman iki Türkü aylarca yargılamadan cezaevinde tutmazdık. İnsanların onuru ve özgürlüğüyle kimse siyasi oyunlar oynayamaz. Bu kabul edilemez!”

“Bu durum bana sıkça insan hayatının ve özgürlüğün bizden farklı değere sahip olduğu Ortadoğu’yu hatırlatıyor!”

Evet, “sayın bakan” çok haklı!

Faşist TC devletine dair söyledikleri konusunda “sayın bakan”a hak vermemek imkansız. Evet, TC devleti “özgürlük ve insan hayatı kavramlarına önem vermiyor.” Aksine üzerine basıp basıp çiğniyor.

Evet, TC devleti “Ortadoğu’yu hatırlatıyor.” Hatta hatırlatmanın ötesinde kendisinin bir Ortadoğu ülkesi olduğundan, emperyalist-kapitalist sistemin pazar kavgalarının bir merkezi haline geldiğinden bizim pek bir şüphemiz yok.

Ve evet, “sayın bakan” çok haklı!

“İnsanların onuru ve özgürlüğüyle kimse siyasi oyunlar oynayamaz. Bu kabul edilemez!”

Peki tüm bu söyledikleri üzerine biz de “sayın bakan”a birkaç soru sormak istiyoruz:

“Turgut Kaya’yı sokağın gücüyle alacağız!”

“Biz hiçbir zaman iki Türkü aylarca yargılamadan cezaevinde tutmazdık” diyor ya bakan Kotzias; Türkiyeli devrimci Turgut Kaya’ya Yunanistan’a geçişi sırasında yardımcı olduğu için Hıdır Gönek’i neden 5 ay boyunca yargılamadan tutsak ettiğini nasıl açıklayacak?

Peki “özgürlük ve insan hayatı kavramlarının Türkiye’de olduğundan daha önemli olduğunu” vurguladığı Yunanistan topraklarında, bir devrimciye, Ortadoğu’ya benzettiği bir ülkeye yani Türkiye’ye iade kararı verilmesini?

Siyasi kimliğini yok saydığı Türkiyeli devrimcinin bugün itibariyle 43 gündür açlık greviyle Türkiye’ye iade kararına karşı çıkarak direnmesine ve özgürlüğünü istemesine karşın hala somut bir adım atmayarak onu oyalamalarına ne diyecek? Yakınları ile görüştürülmeyip yakınlarına da çıplak arama dayatmasında bulunup tehdit etmesini ne ile açıklayacak?

Ya hala bu devrimcinin de bulunduğu bir hat üzerinden Türkiye ile insan pazarlığı yapıldığı ve siyasi oyunlar oynandığı açık olmasına karşın bir devrimciyi ölüme sürüklemelerini?

Hani “sayın bakan” “insanların onuru ve özgürlüğüyle kimse siyasi oyunlar oynayamaz”dı?

Hani “bu kabul edilemez”di!

Faşistliğini her fırsatta kanıtlamaktan geri durmayan TC devleti bunları yaptığında esip gürlemesi kolay ama “demokrasi” maskesiyle NATO Zirveleri’nde gezinen sizler kendi sınırları içerisinde olduğunda insan onuru ve özgürlüğü ile oynayabileceğinizi mi düşünüyorsunuz?

Kusura bakmayın ama ne o devrimcinin yoldaşları ne de dünya halklarının devrimcileri, demokratları, yurtseverleri buna izin verecek!

Göreceksiniz, “Turgut Kaya’yı sokağın gücüyle alacağız!”

Bir Özgür Gelecek okuru

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu