DerlediklerimizEkoloji

Geçmişte iklim değiştiğinde ne oldu?

Araştırmacılar, yeni bilgisayar modeliyle değişen iklimin insanların belirli bölgelerde yiyecek üretme becerisini nasıl değiştirdiğini detaylarıyla inceleyebildiler ve bu model kültürel değişikliğin nedenlerini anlamalarını sağladı.

Tarihten ders almanın bir kez daha insanlığa yararı dokunabilir. İklim değiştiğinde, ürünler tükendiğinde ve kıtlık tehlikesi baş gösterdiğinde, kadim Asya halkları bu durumdan etkilendiler. Taşındılar.

Farklı ürünler yetiştirmeye başladılar. Yeni ticaret ağları oluşturdular ve yeni çözüm yolları buldular.

Kaliforniya San Diego Üniversitesinden Jade d’Alpoim Guedes ve Kolorado Crow Canyon Arkeoloji Müzesi, Washington Devlet Üniversitesi ve Montana Üniversitesi’nden Kyle Bocinsky yeni bir araştırma sundular.

Science Advances dergisinde yayımlanan bu çalışma, Asya’daki temel gıda ürünlerinin ilk defa ne zaman ve nerede geliştirildiğini, 5.000 ila 1.000 yıl önce durumun kötüye gittiğini gösteren geliştirmiş oldukları bilgisayar modelini anlatmaktadır.

Hava soğuduğunda insanlar uzaklaştılar ve hayvancılığa döndüler – sürüler, tahılın yetiştirilemediği çayırlarda büyüyebilir. Daha sonra ticaret yapmaya yöneldiler. D’Alpoim Guedes ve Bocinsky, bu stratejilerin zamanla İpek Yolu’yla birleştiğini ileri sürmektedir. Bazı bölgelerde ektikleri ürün türlerini de çeşitlendirdiler.

Araştırmacılar, yeni bilgisayar modeliyle değişen iklimin insanların belirli bölgelerde yiyecek üretme becerisini nasıl değiştirdiğini detaylarıyla inceleyebildiler ve bu model kültürel değişikliğin nedenlerini anlamalarını sağladı.

UC San Diego Antropoloji Bölümü ve Scripps Okyanus Bilimi Enstitüsü öğretim görevlisi, başyazar D’Alpoim Guedes, “Daha önceki iklimlerle ilgili arkeoloji alanında çok fazla çalışma bulunmaktadır. Fakat daha önceki çalışmalar daha çok iklim ve uygarlıktaki değişiklik arasındaki ilişkileri açıklayabildi” dedi.

“Bu çalışmada tam olarak açıklamaya çalıştığımız şey sıcaklık ve yağıştaki değişikliğin yer ve zamanla birlikte insanları nasıl etkilemiş olduğudur- ekebildikleri ve ekemediklerini etkileyerek.”

D’Alpoim Guedes, insanın yaşam stratejilerinin zamanla nasıl değiştiğini anlamamızı sağlayan paleoetnobotanik biliminde –eski bitki kalıntılarını inceler- uzmanlaşmış bir arkeologtur. Bocinsky, işlemsel arkeologtur. Bu ikili, sıcaklığın yer ve zamanla birlikte Asya’da nasıl değiştiğini simülasyon yaratarak, yarıküre- geniş çaplı paleoiklim canlandırımıyla Asya’dan günümüze ait hava istasyon verilerini birleştirerek modeli geliştirdiler. Ayrıca arkeolojik kazı yerlerinden verileri ve oralarda bulunan tohum kayıtlarını da eklediler.

İklim değişikliğinin etkilerinin daha çok yüksek enlemlerde ve yüksek rakımlı alanlarda görüldüğü söylenir.

İklimde büyük bir değişiklik – o dönemlerde küresel soğuma –yaklaşık 3.700 ila 3.000 yıl önce yaşandı. Bugün doğru olan şey o zaman da doğruydu: Sıcaklığın değişmesi kürenin bütün bölgelerini eşit bir şekilde etkilemez. Etkilerinin çoğunlukla yüksek enlemlerde ve yüksek rakımlı alanlarda görüldüğü söylenir. D’Alpoim Guedes ve Bocinsky, Moğolistan ve Tibet Platosundaki değişikliklerin ne kadar çarpıcı olduğunu kanıtlamaktadır.

Günümüzden 3.500 yıl önce bozdarı ve kirpi darı orada ekilememiştir. İnsanlar buğday ve arpa gibi soğuğa daha dayanaklı ürünleri bu ürünlere tercih etmek zorunda kalmışlardır.

Ayrıca, düşen sıcaklıkların MS 291 ve 360 yılları arasında Kuzey Çin’de temel tahıl ürünlerinin yetiştirilmesini giderek zorlaştırdığını ve Çin’in başkentinin değişmesinde önemli bir rol oynayarak başkentin Xi’an şehrinden günümüzde ülkenin güneyinde bulunan Nankin’e taşınmasıyla sonlanmış olabileceğini ileri sürerler.

Bu, sancısız bir taşınma değildi – şehirde daha iyi bir apartman bulmak gibi değil. Tarihi kayıtlar yıkıcı hasatlarla ilgili raporlar sunar (örn. kıtlıklar). Araştırmacılar, bu büyük insan göçlerinin kanlı mücadelelerin yanı sıra çoğunlukla beraberinde pek çok küçük anlaşmazlıkları da getirdiğini söylüyor.

Yazarlar, iklim değişikliğinin sonraki Sui Hanedanlığı’nın büyük bir başkent projesine yatırım yapmasına ve Çin Büyük Kanalı’nı yapma kararı da dahil Asya’da ulaşım altyapısının gelişimini teşvik ettiğini söylerler.

Şu anda UNESCO Dünya Miras Yerlerinden biri olan, Yellow ve Yangtze nehirlerini birbirine bağlayan Büyük Kanal dünyanın en uzun ve en eski kanalıdır. Kanal, insanların ve ticari malların taşınmasında önemli bir kolaylaştırıcıydı.

D’Alpoim Guedes ve Bocinsky’nin Science Advances’teki çalışması iyimser bir başlığa sahip – “İklim değişikliği Asya’da tarımsal yenilikleri ve değişimi teşvik etti.” – Ancak ortak yazarlar tamamen Polyannacı bakış açısına karşı da uyarıyor.

Bocinsky “Krizler kültürel değişim ve yenilik için fırsattır” dedi. “Fakat şu anki iklim değişikliğinin hızı ve ölçüsü farklıdır.”

Devam eden ısınmanın etkileri daha da hızlanacak ve büyüyecek. İnsanlığın daha soğuk bir dünyaya uyum sağlaması için 4.000 yılı var, diyor D’Alpoim Guedes. “Küresel ısınmayla birlikte bu kalıcı uyum biçimleri tahmin edilemez şekilde değişmeye başlayacak.” “Dünyada şu anki politik durum dikkate alındığında bu durum için davranışsal esneklikler olmayabilir.”

D’Alpoim Guedes “Ayrıca makineleştirilmiş, endüstrileştirilmiş tarım ve küresel tarım politikaları bizi tek-kültürlü ürünlere doğru itiyor” dedi. Bunun yerine zıt yöne hareket etmemiz gerekiyor. “Bizim çalışmalarımız gibi çalışmalar riskten korunma ve çeşitliliğe yatırım yapma iklim değişikliğine uyum sağlamada en iyi şansımız olmaktadır” dedi.

“Bu, geçmişte uyum sağlamamıza olanak sağlayan şeydi ve geleceğimiz için buna da dikkat etmeliyiz.”

Çalışmanın bulgularının kopyasını çıkartmak isteyenler için: Kod açık kaynaktır ve ücretsiz istatistiksel R yazılımın herhangi bir kullanıcısı yazarların erişime açtıkları paketleri yükleyebilir ve analizleri kendileri yapabilir. Araştırmacılar, ayrıca D’Alpoim Guedes ve Bocinsky’nin bulgularını diğer ürünler ve dünyanın farklı bölümlerindeki farklı yerler üzerinde analiz yaparak büyütebilir.

Kaynak: “What happened in the past when the climate changed?”Heritagedaily, 1 Kasım 2018.

**

Kaynak: Bilim ve Gelecek. 7 Kasım 2018

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu