Güncel

Tehditlerle Süryaniler’in köylerine el koymak isteniyor!

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Irkçılık ve Ayrımcılığa Karşı Komisyon, Midyat'ta Süryani köylerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin hazırladığı raporu açıkladı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mardin Milletvekili Tuma Çelik’in de katılımıyla gerçekleşen basın toplantısında İHD Eş Genel Başkanı Avukat Eren Keskin, raporu okudu.

Rapordan önce söz alan Tuma Çelik, Süryani’lerin 1915’ten sonra birçok köyünün boşaldığını, hatta yok olduğunu kaydetti. Çelik, artık Süryani’lerden bahsedilmediğinin altını çizdi.

Çelik, “Midyat-Tur Abdin Zaz (İzbırak) köyü Mardin Dargeçit arasında, biz buraya dışarıdan bir yerden gelmedik. Buraları biz kurduk, üzerindeki bütün değerleri, binlerce yıllık değerleri Süryani’ler kurdu, harcadıkları emeklerle bu hale getirdiler” dedi.

İktidarın “kendi Süryanisi”ni yaratmak istediğine dikkat çeken Çelik, bu yüzden kendilerinden uzak gördükleri Süryani’lerin hiçbir sorununa müdahale etmediğini kaydetti. Süryanilerin bugüne kadar yaşadığı sorunların Meclis dahil hiçbir yerde gündeme gelmezken Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik işgale başlamasının ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun “Süryaniler, destekliyor” yönündeki açıklamayı hatırlattı. Çelik, şöyle devam etti:

“TC 1923 yılında Lozan Anlaşması’nı imzaladı. Türkiye’de yaşayan Müslüman olmayan kimliklere azınlık statüsünde pozitif haklara sahiptirler. Süryaniler Hristiyan olmalarına rağmen hiçbir şekilde bu haklarını kullanamadı, kullanmalarına izin verilmedi. 2013 yılında bir mahkemede bunun bir hak ihlali olduğu ortaya çıktı ve o hakka yeniden kavuşuldu.

Zar zor İstanbul’da bir tane anaokulu açıldı. Türkiye’de iktidara gelen bütün hükümetler, Süryani’lerin yaşadığı sorunu görmedi, hatta kimileri daha çok sorun yaşasın diye de pratik adım attı. Biz bu ülkenin bütününü oluşturan parçalardan biriyiz. Yok olmak istemiyoruz, izin de vermeyeceğiz.”

“Midyat-Tur Abdin Zaz (İzbırak) köyünde Rahibe Verde Gökmen’in can güvenliği ve bölgedeki Süryani köylerinin genel toplumsal durumu” raporunu okuyan İHD Eş Genel Başkanı Avukat Eren Keskin, değiştirilmiş adıyla İzbırak köyünde yaşayan Rahibe Verde Gökmen’in yaşadığı durumu haber aldıktan sonra birkaç kez ziyarette bulunduklarını belirti.

Rahibe Gökmen’in 1500 yıllık Mor Demet Kilisesi’nde yaşadığını ve uzun yıllardır taciz ve tehdit edildiğini ve korku içinde yaşaması için çeşitli yöntemler denendiğini aktaran Keskin, rahibenin fiziki saldırıya da maruz kaldığını ancak yetkili makamlara yaptığı tüm şikayetlerin, kimsenin tanıklık etmemesinden dolayı “delil yetersizliğinden” sonuçsuz kaldığını söyledi.

“Her şey devletin kontrolünde oluyor”

 

Keskin, “90’lı yıllarda korucuların ve yakınlarının baskınları ve tacizler sonucunda köylerini terk etmek zorunda kalan Zazlı Süryanilerin evlerine, komşu Ortaca (Heştrek) köylerinden kişiler yerleşmiş olup, bu kişiler Süryanilerin tarlaları üzüm bağları, meşe ağaçları gibi mal varlıklarına el koyma girişiminde bulunmaktadır” dedi.

Süryanilerin tarlalarına el konulmak istendiği ve çalışanların tehdit edildiğini aktaran Keskin, rahibenin kiliseyi bırakıp gitmesinin bu kişilerin amaçlarına ulaşmalarına yani köyün tamamına el koymalarını kolaylaştıracağına dikkat çekti.

Süryanilerin kültürel mirasının yok edilmek istendiğinin altını çizen Keskin, yine rahibenin kiliseyi terk etmesi durumunda kilisenin dehlizlerinde bulunduğuna inanılan define için kilisenin rahatça kazılacağını ifade etti.

Türkiye’de Sünni ve Türk olmayanların yaşadığı sıkıntıları hatırlatan Keskin, “Her şey devletin kontrolünde oluyor. Komutanla görüşmelerimiz de gayet duyarsız olduklarını net bir şekilde gördük. Rahibenin her türlü güvenliğinin alınması yönündeki taleplerimiz devam ediyor” dedi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu