H. Merkezi: 2012 yılında Dersim’de yapılan operasyonla gözaltına alınarak tutuklanan ve çeşitli hapishanelerde tutulan Tutsak Partizanlar’ın 22 Şubat Çarşamba günü görülen duruşmasında, Kırıkkale Ağır Ceza Mahkeme heyeti tutsaklara “ceza” yağdırdı: Roboskî Katliamı protestosuna, Newroz’a, 18 Mayıs Kaypakkaya anmasına katılmayı “suç” ilan etti!
2012 yılında Dersim’de yapılan operasyon sonucu Partizan okurları Serda Göçer, Kader Fındık, Mert Yazar, Yılmaz Karaarslan, Şafak Dönmez tutuklanmış ve çeşitli hapishanelere gönderilmişti.
Sık sık farklı hapishanelere sürgün edilen Tutsak Partizanlar hakkında 2012 yılında gerçekleşen Roboskî Katliamı protestosuna, Newroz’a, 18 Mayıs Kaypakkaya anmalarına katılmaları gibi demokratik eylemler gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” suçlamasıyla dava açılmış ve cezalandırılmalarına karar verilmişti. Mahkeme yasa dışı örgüt propagandası suçlaması yönünden ise bazı eylemlere iliskin beraat kararı vermişti. Temyiz incelemesinde ise. karar tutsaklar aleyhine bozulmuş, Yargıtay beraat kararı verilen eylemlere ilişkin ceza verilmesini istemişti.
“Bizim haklılığımız, bugüne bakıldığında görülüyor”
Yasa değişikliği nedeniyle Tunceli Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülen davada Tutsak Partizanlar SEGBİS ile gerçekleştirilmek istenen duruşmaya itiraz etmiş; bunun üzerine dava “güvenlik” nedeniyle Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşınmıştı
Devam eden davanın karar duruşması 22 Şubat Çarşamba günü görüldü. Mahkeme heyeti ve Savcılık’ın yönelttiği suçlamalara itiraz eden Tutsak Partizanlar’dan Şafak Dönmez, eylemlere katılmanın suç olmadığını belirterek itiraz ederken; Yılmaz Karaaslan “Dosyanın tamamında katıldığımız eylemlere bakıldığında demokratik, yasal eylemlerdir. Bizim eylemlerimizin ne kadar haklı olduğu, şu ana bakıldığında anlaşılmaktadır. Roboskî’den örnek vermek gerekirse, bu olay nedeniyle Türkiye uluslar arası platformlarda yargılanmaktadır, fakat biz hala Roboski’yi protesto etmekten yargılanıyoruz” dedi.
“Bu dava siyasi bir dava”
Mert Yazar, eylemlerin ifade özgürlüğü kapsamında yer aldığına dikkat çekerken Serda Göçer, daha önce mahkemenin kendilerine bu suçlamalardan beraat verdiğini ama aradan geçen 4.5 yılda karşılarına yeni bir tablo çıkarıldığını söyledi. “O gün de hukuksuz bir yargılanmaydı, çünkü özel yetkili mahkemeler bizi yargıladı” diyen Göçer, bu soruşturmayı yürüten savcı ve hakimlerin bugün FETÖ’den tutuklu olduğunu hatırlattı, Roboskî’de 34 kişinin katledildiğini ve buna olan tepkilerini, öfkelerini dile getirmenin suç olmadığını söyledi. Kader Fındık da ifadesinde “Cezamız bitmek üzereyken bu dosya bozuldu. Dosyanın neresine bakarsanız bakın, tutulacak bir yeri yok. Burada hukuksuz bir yargılama var, bu dava siyasi bir dava” dedi.
“Tahliye tarihi değişmedi ama verilen karar hukuka aykırı”
Tutsakların avukatları, “4.5 yıldır yatıp, örgüt üyeliğinden ceza aldıktan sonra propagandaya yönelik eylemden mütalaa verilmesi şaşırtıcıdır, kaldı ki Yargıtay tarafından onanan beraat kararlarına ilişkin dahi savcılık ceza talebinde bulunmaktadır. Hukuken bunun izahı mümkün değildir. Eylemlerin toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakki ve ifade özgürlüğü kapsamındadır. Bu yönde sayısız AİHM kararı mevcuttur. Müvekkillerin beraatından başka her karar hukuksuz olacaktır” diyerek tutsaklara istenen haksız cezalara dikkat çekti.
Avukatlar ve Tutsak Partizanlar beraat talep ederken, katliamcı devleti aklama çabasında olan Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi, tutsakların yasa dışı örgüt propagandası yapmak suçunu işlediğine hükmederek her birine 10 ile 30 ay arasında cezalar verdi. Tutsakların avukatları, mahkemenin Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması kararı verdiğini ifade ederek “Verilen karar hukuka aykırıdır. Heyetin de bunun farkında olduğu için hükmü açıklamamayı tercih ettiğini düşünüyoruz. Böylelikle Yargıtay kararına aykırı hareket etmemiş oldu. Diğer yandan beş yıl içerisinde yeni bir “suç” işlemezlerse müvekkillerin tahliye olacakları tarih değişmemiş oldu. Fakat yine de bu süre haksız bir kısıtlılık doğurduğundan karara itiraz ettik. Hukuki süreci takip edeceğiz” dedi.
